Expelliarmus Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Expelliarmus Rpg

Expelliarmus Rpg'ye hoş geldiniz!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Site Kurgusu~By DJ.

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Aléxis Melody Black
Karanlık Lady
Aléxis Melody Black


Kadın
Mesaj Sayısı : 363
Kayıt tarihi : 06/08/08
Rp Partneri : Olur yakında, dertlenme.
Rp Yaşı : 19
Gerçek İsmi : Büşra.
Ruh Hali : Site Kurgusu~By DJ. Yuppirt81gm2
Uyarı Yok

Bilgilerim
Rp Puanı:
Site Kurgusu~By DJ. Imgleft100/100Site Kurgusu~By DJ. Emptybarbleue  (100/100)
Tarafı: Ölüm Yiyen

Site Kurgusu~By DJ. Empty
MesajKonu: Site Kurgusu~By DJ.   Site Kurgusu~By DJ. EmptySalı 21 Tem. 2009, 10:16

Işık her yerde var; her sokakta, her evde, her yürekte… Bir cadı ve büyücünün yeni umutlarında, her yerde. Sahip olduklarımızı aydınlatacak kadar güçlü. Karanlıktan korkanlar için orada bir yerlerde sonsuza kadar yok olmamaya çalışarak direniyor. Hatta bazen bizi avutmak üzere sevdiğimiz bir kişinin gözlerinde bekliyor oluyor. Yeni umutlara ve sevgiye gebe. Hayatın büyük bir bölümünü sırtlamış, sendelediğini insanlara fark ettirmeyerek yürüyor. İyilerin övünüp durduğu şu aydınlığın esas sebebi bu ışık…

Karanlık bir soluk kadar yakınımızda; gecede, bakışlarda, yüreklerde… Bir cadı ve büyücünün hayattan ilk darbesini aldığı andan itibaren sahip olduğu her duygusunda. Elimizdeki her şeyi bize hissettirmeden yok edebilecek kadar keskin, acımasız ve aldatıcı. Sevdiğimiz birini kaybetmemiz demek onun gözlerinde karanlığı görmek demek. Tüm acılara, pişmanlıklara ve haykırışlara gebe bir şekilde. O başından beri orada, hayatın içinde. Hiçbir şey onu savuşturamaz. Karanlık yok olmuş olsa bile varlığını gölgeye teslim edip yeniden doğar. Kötülerin övünüp durduğu yaradılıştan beri var olmalarına esas sebep bu karanlık.

ÖNCEKİ DURUM ~
---Karanlığın yükselişte olduğunun söylendiği, aldatıcı bir zamandaydılar. İyi ve kötü birbirine karışmıştı. Savaşı kazanan taraf Karanlık Taraf’tı, itaat edilen tarafsa yine yoktu. Herkes kendisine itaat ediyordu; kendi çıkarlarına ve kendi duygularına. Çocukların hayatı her zamankinden de güvendeydi ama huzurları, masum duyguları ve amaçları adeta sömürülüyordu. Ölüm Yiyenler Hogwarts’ta rahatlıkla dolaşabildikleri için, safkanlığı ve kara büyüleri çocuklara rahatlıkla aşılayabiliyorlardı. Zaman kendini tekrar ediyordu. Öğrenciler örgütlenmeye başlamışlardı. Karanlık İşaret bırakılıyordu ama cinayet işlenmiyordu. Esas amacın cinayet olmadığı, ırkçılık olduğu her defasında ısrarla vurgulanıyordu. İki tarafın arasında esir kalmış şey ise sevgiydi. Bu kez silah olarak, güçlü bir silah olarak kullanılamıyordu; o insanları zayıf düşürüyordu. Sevgi yüzünden iki taraf da amaçlarına ulaşamıyorlardı ve sevgi her zaman savaşı sonlandırmaya yaramayabilirdi. Bu kez savaşın başlamasına sebep olmuştu.

~~Parlayan Göl~~

“Beni dinle Oliver! Bana yakışır bir velet olmak-“ Karanlık Lord’un lafı genç bir cadı tarafından bölündü. Kafasını kaldırıp genç cadıya baktı. Ne istediğini bilmiyordu ve güler yüzlü olmadığı kesindi. “Zorluk çıkarmadan bizimle birlikte bakanlığa gelin Mr. Black. Hakkınızda şikayet var ve herkes kim olduğunuzu biliyor. Artık şüphe yok. Azkabana gideceksiniz.” Karanlık Lord yüzündeki donuk ifadesiyle ayağa kalktı, sanki yenik düşmüş gibi. Genç cadı Karanlık Lord’u kolundan tutmak istercesine uzandı ama Karanlık Lord onu bileğinden yakaladı. “Sizinle hiçbir yere gelmiyorum. Sizinle ve o bulanık dostlarınızla.” İleride genç cadıyı koruyan bakanlık seherbazları vardı. İçlerinden birinin bakışları öylesine tanıdıktı ki… “Her neyse, o halde sayın bakanımız sizinle konuşur.” Genç cadı daha fazla uzatmayarak uzaklaştı. Tanıdık simaya sahip olan büyücünün gülümsemesi silindi. Karanlık Lord onun gözlerinde yeşil bir ateş gördüğüne yemin edebilirdi ama seherbazlar ve genç cadı uzaklaşınca oğlunu dürttü. “Gitmemiz gerek Oliver. Burası artık güvenli değil.” Oliver ilk defa itirazsız bir şekilde onaylamış ve ayağa kalkarken bir anda yeşil bir ışık huzmesi havada belirdi. Oliver çok geçmeden adeta babasının kucağına düştü. Karanlık Lord’un kulaklarında o tanıdık kahkaha yankılanırken şokla oğlunun cansız gözüken bedenine baktı. Ölmüş olamazdı. Oğlunu yakasından tutup ikisini de Weasley malikaneisne cisimledi.

~~Weasley Malikanesi~~

Rose o sabah erken kalkmıştı. Düşünecek o kadar çok şeyi vardı ki. Hogwarts’ta yeni bir dönem başlayacaktı ve yine kararsız düşmüştü. Kendi elleriyle ölüm yiyenleri okuluna alıyordu. Buna sırf Daniel ve diğer sevdiği dostları için göz yumuyordu. Onların bugüne kadar hiçbir zararları dokunmamıştı ama dersler denetlenmiyordu. Derslerde ne anlattıklarını bilemezlerdi. Öğrenciler çabuk kanarlardı. Onlar henüz gençlerdi ve Daniel’ın gerekirse ne kadar ikna edici olabileceğini biliyordu. İç geçirerek bahçeye çıktı. Biraz hava almalıydı, yoksa kafayı yiyecekti bu tarz düşüncelerle. Seherbaz Kardeşler’in bu yılki en hit parçasının nakaratını mırıldanarak kendisine bir sandalye çekti ve oturdu. Tam da şarkının en sevdiği bölümündeyken bahçeye birileri cisimlendi. Rose heyecandan neredeyse dilini yutacakken yerde yatmakta olan Oliver’a ve onun başına eğilmiş olan Daniel’a baktı. Bir yerden ağlama sesleri de geliyordu sanki… “Daniel neler old- Ah Merlin!” Oliver’ın cansız bedenini görünce elini ağzına kapattı ve acı çekiyormuşçasına inledi. “ROSE BANA YARDIM ET! BİR YOLU OLMALI ÖLMÜŞ OLAMAZ!” Rose bu kez kulaklarını kapattı. Daniel adeta kükremişti. Rose da eğilip Oliver’a baktı. Vücudu hala sıcaktı ama kalbi atmıyordu. Bir öldüren lanet yiyen kişi anında soğurdu. Daniel Rose’un zekasına güvenerek buraya gelmiş olmalıydı. “Daniel bir anormallik var. Öldüren lanet yediğine emin misin?” Daniel gözleri sinirden dönmüş bir biçimde ayağa kalktı ve Rose’u da kolundan tutup kaldırdı. “Elbette eminim. Sizden birisi öldürdü, o benim kuzenimdi. Biliyorum, o sizden! Eğer iyiyseniz, neden çocukları öldürüyorsunuz? Eğer öldürmüyorsanız da neden dengesizleri ayıklamıyorsunuz?” Rose gözleri şaşkınlıktan büyüyerek Daniel’a baktı. Çıldırmış gibi görünüyordu ama hala mantıklı konuşuyordu. Sahi ya, kimdi bu kuralları çiğneyen hain!? O sırada Oliver ilk kez nefes alıyormuşçasına uyandı. Vücudunun rengi yerine gelmişti. İyi de neler oluyordu böyle? Hiçbir büyü ölüleri- düşüncelerinin içinde başka bir ses işitti- geri getiremez. Daniel onun zihnine girmişti. Kızarak ona döndü ama Daniel gülümsüyordu; gözleri hala yaşlı.

~~Ölüm Yiyen Karargahı-Toplantı Salonu/Duyuru Panosu~~

Aydınlık taraftan ilk saldırı yapıldı. Eğer oğlumun içindeki parçam hortkuluk etkisi göstermeseydi ölecekti. Bekleyecek bir şeyimiz yok. Onların ışığını söndürme vaktimiz geldi.

İlk Saldırı yeri: Hogwarts Açılış Balosu
Çatışmaya Katılacak Olanlar: İşareti Yanan Her Safkan
Liderler: Daniel Jacob&Alexis Melody Black

SONRAKİ DURUM ~
---Her şey böyle başlamıştı onlar için işte. Karanlık Lord’un oğluna karşı olan sınırsız sevgisi çatışmaların başlamasına sebep olmuştu. Önceden tek bir Hortkuluk’u vardı ama şimdi dört kişiyi daha öldürmüştü. Marshall Jonas Malfoy’u öldürmüştü ilk, oğluna saldıran kuzenini. Onu öldürünce parçalanan canını alyansına hapsetmişti. Sonraki hedefi kızının annesi Michaela Kennedy olmuştu. Bu kez parçalanan canını Ginny için yazdığı şeylerin bulunduğu deftere hapsetmişti. Ve sonra biri daha; gereksiz bir muska satıcısı Ewan McPhee. Kopan can parçası altın aslan kolesinde yerini buldu. Son kurbanı takıldığı bir kadındı. Ona adını sorma gereği bile duymamıştı. Kopan son can parçası yılan şeklindeki altın yüzüğe hapsedildikten sonra canı altı ayrı parçadaydı.

Saldırılar git gide artıyordu. İşte şimdi esas kötülük can bulmuştu. Acımak yoktu, bulanık olmaya ve ırkçılığa sırt çeviren herkes öldürülecekti. Bu kez her sorun kökünden halledilecekti. Kazanacak olan taraf kestirilemiyordu. Her iki taraf da mücadele ediyordu ve her iki taraf da güçlüydü. Tabi üç büyük güç vardı. Karanlık Lord, Karanlık Lady ve iyilerin başı Elisabeth Rose Weasley! [Sebebi açıklanacaktır] Ailelerinden birileri öldürülen öğrenciler de isyandaydılar. Zaten tüm öğrenciler destek çıkıyordu savaşa. Yetişkinlerin kişisel savaşından çok tam anlamıyla İyilerin ve Kötülerin savaşı halini almıştı bu. Ve bu kez öldürülmesi gereken tek bir kötü güç yoktu, Lord’un bu kez Lady’si de vardı. En az abisi kadar güçlü bir Lady…

Yapılması gereken tek şey bir taraf seçmek. Tarafsızlık böyle bir durumda kabul edilemez. Öldürülecek olan ilk kişiler tarafsızlardır. Bir adminin gözetmenliğinde düello rpleri ve çatışma rpleri yapılacaktır. Düello rpleri dışındaki rplerde sonuç önceden kararlaştırılacaktır ki sonradan karışıklık çıkmasın. Savaşın iki taraf için de amaçları belli. Bir taraf ırkçı ve sadece safkanlık istiyor. Bir taraf da eski özgürlüklerini istiyor. Melezliğe ve iyiliğe karışılmamasını istiyorlar. Şimdi herkesin kendi amaçları için değil de ait olduğu tarafın amacı için savaşma zamanı!

Elisabeth Rose Weasley, Dumbledore gibidir. Aydınlık tarafın başıdır ve öyle üç beş ölüm yiyen ona kafa tutamaz. Daniel Jacob&Alexis Melody Black de Voldemort gibidirler. Karanlık tarafın başlarıdırlar ve öyle üç beş seherbaz onlara kafa tutamaz. Bu konuda biraz mantıklı davranalım. Ve tıpkı eskisi gibi yani Voldemort dönemi gibi olacak. Bundan sonra Alexis ve ben Adı Anılmaması gerekilen kişiler olacağız. Rose da Dumbledore gibi saygın ve zeki olacak. Ölüm yiyenler derslere kılık değiştirerek gireceklerdir.

Kurgu&Yazım&Fikir: Daniel Jacob Black
Expelliarmus Yönetimi.^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Site Kurgusu~By DJ.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Expelliarmus Rpg :: Anons :: Duyurular :: Hayalkurgu-
Buraya geçin: