Sobe!

James küçük bir çocuk misali dondurmacıya cisimlendi.Geçen gecenin etkisi baş ağrılarıyla kendini belli ediyordu yine de hatırladığı saçmalıklar James'in daha da canını yakıyordu.Kesinlikle kendini rezil etmişti ve bunun bilincindeydi.Yine de nasıl sadece bir şişeyle o hale geldiğini merak ediyordu.Bunu hızlı içmesine bağlasa da bazı komplo teorileri olduğu düşüncesi içini kemirmiyor da değildi...

James sonunda Florean'a geldiğinde tüm sıkıntıları geçiverdi.Ortamın sempatik ve sevimli havası James'in kendisini bir çocuk gibi hissetmesine sebep oluyordu.Çocukluk zamanları geldi gözünün önüne,ablası Kelly ile Leia ile Fortescue'ya gelirdi boş zamanlarında.3 ufaklık(o zamanlar James 8 yaşındaydı) koşutura koştura dondurmaların önüne gelir,istediklri dondurmayı gösterirlerdi parmaklarını buzlu cama dayayıp... Kelly en büyükleri ki o da 12 yaşındaydı o sıralar hep çilekli alırdı ve parayı ödeyen o olurdu.Leia ise parayı yanında taşımayı bile beceremezdi,6 yaşındaki bir kız çocuğuna rağmen zeki olsa da sakar ve unutkandı.Yine de dünyalar tatlısı birşeydi ve dış görüntüsü iyi yerlere gelmesine sebep olacaktı elbet!

James şimdi onların yanında olmasını ne kadar çok isteyeceğini düşünüyordu.Kelly ölmüştü Leiada kayıplara karışmıştı.Kellyle daha çok zaman geçirmişti tabi kardeşi Leia'nın aksine.Leia(başına buyruk Leia) ailesiyle olan uyumsuzluğu nedeniyle daha 16 yaşındayken evden kaçmıştı.Zaten her zaman ters ve laf anlamaz Leiadan da böyle birşey beklenirdi...
Yine de onu görmeyi çok isterdi!

Bunu düşünürken ilerideki çekici bayanı gördüğünde dikkati dağıldı.Uzun siyah saçları belinde hafif hafif sallarırken rahatça yerinde oturmuş çevreyi izliyordu bu genç bayan..James'in tahminlerine göre 18-19 yaşlarında olmalıydı nedense Nerissa'yı andırdığına karar verdi.

Fazla oyalanmadan kadının yanına sekip yanındaki sandalyeye kuruldu.

Merhaba genç bayan.Numaramı kaybettim,sizinkini alabilir miyim? diyerek hamlesini yaptı.Yine de kadın yüzünü ona çevirdiğinde şaşkınlıktan gözleri büyüdü.Böyle bir tepki beklemeyen James'in ilk hareketi üstüne bakmak oldu.

Bu kadar mı çekiciyim yani? dedi gülümseyerek ama kadın şaşkınca ona bakmayı sürdürdü...

James gibi aynı şeyleri düşünüyordu Leia'da...Küçükken süratle dükkana girdiğini,çikolatalı dondurmasını keyifle yediği yılları hayatının en güzel yıllarıydı.16 yaşında "görüşleri" ailesine uymadığından hayatını korumak için kaçmak zorunda kalmıştı.Hayatını Fransada geçirmişti,bu da konuşmasına hafif bir fransız aksanı ekliyordu. Yine de şu ana kadarki yaşamından memnundu.Geri dönmüştü,Fransa ve Romanya gibi bir sürü yer dolaştıktan sonra geri dönmüştü işte...
Sonra da Domuz Kafasını almıştı.Neden orayı aldığına dair en ufak bir fikri bile yoktu,yine de o kaba ortam buralarda en sevdiği yerlerden biriydi.

Merhaba genç bayan,numaramı kaybettim,sizinkini alabilir miyim? dedi biri Leia'nın yanına oturup.Bu tanıdık sesi duyup başını çevirdiğinde şok oldu.Daha saniyeler önce düşündüğü abisi yanında oturuyordu!Bu ses ve sima aynıydı sadece büyüğünü belli eden sakalları kendini belli ediyordu.Onun dışında James aynı Jamesti!

Şokun etkisini atlatamamıştı henüz.

Bu kadar çekici miyim yani? dedi James bunun üzerine.Kendisini tanıyamamıştı.Bunu nasıl yorması gerektiğine karar veremedi.Belki de ona çaktırmamalıydı,böylece herşey eskisi gibi devam ederdi.

Ne,şey... diye kekeledi önce.Yine de kendisini toparlaması gerektiğine karar verdi,eski kendine güvenli tavırlarını toplamalıydı kim olduğunu belli etmemek istiyorsa

Ben... Isabella Farklı bir soyad bulmak için çevresine bakındığında bir ilan çarptı gözüne "Wasp-Harper Quidditch Maçı..."

Harper! Isabella Harper! dedi heyecanla elini uzatıp. Onun abisi olduğuna emin olmak için sordu;

Peki ya siz??Siz kimsiniz??

Ben Isabella...Isabella Harper! dedi genç bayan ince kemikli elini uzatırken.Kadının güvenini toplamasına sevindi,bir an onu pısırık ve utangaç kızlardan biri sanmıştı!

Ben de James...James Strong! dedi temiz bir ses tonuyla.Isabella'nın(Leia'yı bildiği isimle) surat astığını ve endişelendiğini görünce dayanamadı;

Rahatsız ettiysem gidebilirim,iyi görünmüyorsunuz?

Aslında gitmeye niyetli değildi,en azından kadınla ilgili isminden başka bir bilgi öğrenene kadar gitmeyi düşünmüyordu. Isabella'ya endişeli bir bakış attı,sorusuna cevap gelmeyince de onu rahatlatabileceği düşüncesiyle elini tuttu;

Bak,her ne seni sıkıyorsa eminim geçici bir şeydir.Bu hayatta herşey geçici ve inan bana anı yaşamak en iyisi...

Isabella'nın iri yeşil gözlerine bakıp dediklerinin önemini anlamasını umdu.Yine de orada birşeyi görüyordu.Ne olduğunu hatırlayamadığı birşeyi...

Ben de James...James Strong.

Anlaşılan Leia tahmininde yanılmamıştı.Karşısındaki abisiydi,en son 17 yaşında gördüğü o "sevgili" abisi.
Endişeyle James'i izlemeye devam etti.Yıllarla birlikte James serpilmişti,koca adam duruyordu şimdi karşısında,21 yaşındaki James!
James yüzündeki endişeyi farkedip elini tuttu ve gözlerine baktı

Bak,her ne seni sıkıyorsa eminim geçici bir şeydir.Bu hayatta herşey geçici ve inan bana,anı yaşamak en iyisi...


Strong...Bu soyadı çok uzun süredir duymamıştı ve hala da tiksinmesine sebep oluyordu.Strong kötülüğün diğer adıydı,acımasızlığın ve vahşiliğin.Tabi James bunların hiçbirinin farkında değildi,o babasının aslında ne olduğunu bilmiyordu!
Leia James'e neden o gece gittiğini açıklamayı çok istedi.Babasının acı çektirdiği adamı daha 13 yaşındayken gördüğünü,ölümyiyen olmak istemediğinde de babasının kendisine yaptıklarını anlatmak istedi James onun gözlerinin içine bakarken.Zavallı James hiçbirşey bilmiyordu,bilse bu soyadı taşımayacağına yemin ederdi muhtemelen.Annesinin de delirip intihar ettiğini sanıyordu değil mi?Annesi delirip intihar etmeyecek kadar mantıklı bir kadındı,Zayla olan bağlantısının aile içinde duyulmaması için babasının komplosuna kurban gitmesi ne acıydı!
Belki de James'in tüm bunları bilmemesi daha iyiydi...

Leia elini çekip gözlerini kıstı

Bunları sadece güzel bir bayanı etkilemek için söylediğinizi biliyorum "bayım!" dedi ve devam etti
Eğer bu bayanı gerçekten tanıyor olsaydınız arkanıza bakmadan kaçacağınıza eminim!ve kaçmasanız bile.. emin olun kaçmak isteyeceksinizdir!

Bunları sadece güzel bir bayanı etkilemek için söylediğnizi biliyorum "bayım" Eğer bu bayanı gerçekten tanıyor olsaydınız arkanıza bakmadan kaçacağınıza eminim! ve kaçmasanız bile emin olun kaçmak isteyeceksiniz!

James her zamanki umursamaz gülümsemesini takınıp göz ucuyla kadını süzdü ve kafasını kaşıdı;

Belki de istediğim sizi "tanıyıp" kaçmaktır zaten! dedi planını tam olarak açık etmeyen bir usülle. Kadın fazlasıyla kendine güveniyor olabilirdi ama James asla bir kadından alınan "hayır" cevabını kabul etmezdi.Hayır sözü onun için evetten önce çıkarılan bir sesten başka birşey değildi.

Numaranı alıp kaçabilir miyim?Daha sonra seni tanıyabilirim belki?

Belki de istediğim sizi tanıyıp kaçmaktır zaten! dedi James pişkince.Çocuk görmeyeli iyice şımarmış olmalıydı...

Numaranı alıp kaçabilir miyim?Seni daha sonra tanıyabilirim belki? Leia elinde olmadan kıkırdadı.Asıldığının kendi kardeşi olduğunu bilse kim bilir ne yapardı!

Peki... dedi Leia ve numarasını önündeki peçeteye yazıp uzattı.Abisinin kendisine sulanmasını sevdiğinden değil,yokluğunda olanları öğrenebilmek için numarasını vermişti.

James numarayı alıp gülümsedi,cebine attı ve dondurmaların bulunduğu cama yaklaştı

Vişneli dondurma lütfen...

Vişneli...
James'în en sevdiğiydi...

out: Outları sevmem ama fişneli benim de en sevdiğimdir Bir ara birlikte fişneli dondurma yiyebiliriz bayan

Out: Hocam çikolata vişne bir arada oldu mu şahane oluyor doğrusu! Valla yiyelim bir ara buraların vişneli dondurması güzel olur derler Bunun muhabbeti çetboksta geçmemiş miydi yav??