Anlamsız Bir Sürpriz

Danny, bütün gün uyuduktan sonra kalkıp üstüne kot pantolon ve basit bir t-shirt giydi. Ancak yine sloganlıydı. Üstünde 'Casanova Prince' yazıyordu. Dan buna gülmeden edemedi. T-shirt tam da onu anlatıyordu. Ona uyuz uyuz bakanlara iyi bir cevap olurdu bu, kim olduğuyla ilgili. T-shirtünün üstüne beyaz bir hırka ggiydi ve spor ayakkabılarını da giydikten sonra hemen evden fırladı. Ginny'nin olmadığı bir eve tahammülü yoktu.

Özgürce oradan oraya dolanırken aklına Leia geldi. Onu bir daha hiç ziyaret etmemişti. Bir sürprizin iyi olacağını düşündü. Bu yüzden Muggle bir çiçekçiden mavi renkte bir demet gül aldı. Güller çok garibine gitmişti. Hayatında ilk defa muggle dükkanında bir mavi gül görüyordu. Biraz cahil kaldığını farkedip kızararak boş bir alanda Domuz Kafası'na cisimlendi.

Boş içki şişelerinin arasında solgun görünen Leia'yı görünce hemen onun yanına gitti sessizce. Mutlu edilmeye ihtiyacı varmış gibiydi. Danny hemen gülleri kendinden önce göstererek onun görüş alanına girdi. Gülümseyerek

"Sürpriz.. Nasıl gidiyor? Solgun görünüyorsun."

dedi. Sonra gülümsemeye devam ederek onun yanında bir sandalyeye oturdu.

"Sürpriz.. Nasıl gidiyor? Solgun görünüyorsun"

Leia o günkü ilk gülümsemesini isteksizce sergiledi.

Kafası çok karışıktı.Hergün bir ayyaşla baş etmek yetmiyor gibi,akciğer kanserinden ölme tehlikesi yaşıyordu. Ama canını sıkan bunlar değildi,geçen akşam beliren misafiriydi,James!

Benim gibi birini etkilemek için çiçeklere değil bir şişe Jack Daniel'e ihtiyacın var Daniel! dedi bilgiç bir tavırla.Barın üstünden atlayıp Daniel'in yanına sıçradı.Yüzünde endişeli bir ifade vardı

Konuşmamız gerek Daniel.James ile ilgili...Sana James ile ilgili söylemediğim birşey var.

Derince iç geçirip yere baktı. Sorunlarını,dertlerini kendi başına çözmeyi severdi ve sıkıntılarını paylaşmaktan hoşlanmazdı.Bu insanların eline bir koz vermek gibiydi ya da duvarları kaldırmak gibi... Cesaretini toplayıp sessizliğini bozdu

James benim geri döndüğümü bilmiyor!Yani beni gördü ama benim Leia olduğumu bilmiyor,ona adımın Isabella Harper olduğunu söyledim!Oda buna hemen inandı çünkü onu görmeyeli çok uzun zaman oluyor...Bu gün buradaydı,Amy ile..Ne konuştuklarını bilmiyorum ama...

Burun çekip sözlerini yarıda kesti.Nemlenen gözlerini belli etmemeye çalıştı ama aylardır tek damla göz yaşı bile dökmemişti.Yutkunum kendini kontrol altına aldı ve Daniel'in gözlerine baktı;

Demek istediğim..Benim burada olduğumu bilmemeli..Oan birşey söyledin mi??

Daniel bir an donarak Leia'ya baktı. Sonra kendini toparlayarak

"Imm şey ben bir şey söyledim ama sarhoştuk. O hayatta hatırlamaz. Ben bile sonradan zar zor hatırladımki James sarhoşken yaşadığı önemli şeyleri özellikle hatırlamaz bile! Kavga ettiğimizi bile benden öğreniyor. O yüzden için rahat olsun. Buraya gelse bile durumu bir şekilde toparlarım, hiç korkma. Kıvırma konusunda ustalaştım."

dedi. Sonra sesini bir ton daha alçaltarak

"Sıkıldım Leia, buraya eğlenmeye geldim, desem yeridir. Ama seni üzgün görmek kabus gibi. Bense biraz eğleniriz sanmıştım. İçkilerine bayılıyorum, hatta şimdi bana bir şişe ateş viskisi açabilirsin. Söz bu sefer borcumu ödeyeceğim."

dedi ve gülümsedi. O an sarhoş olmamayı ve Leia'nın döndüğünü söylememiş olmayı diliyordu ama nafile tabi.

Sıkıldım Leia, buraya eğlenmeye geldim, desem yeridir. Ama seni üzgün görmek kabus gibi. Bense biraz eğleniriz sanmıştım. İçkilerine bayılıyorum, hatta şimdi bana bir şişe ateş viskisi açabilirsin. Söz bu sefer borcumu ödeyeceğim."


Leia daha da keyiflendi,zaten sıkıntılarını konuşmaktan nefret ederdi.Daniel'in omzuna hafifçe vurup göz kırptı

Ben dostlarıma borç yazdırmama Black,hele eski dostlarıma...

Bölmeyi açıp barın arkasına geçti ve yeni bir ateşviskisi açıp bardakları doldururken konuşmayı sürdürdü

Eee Daniel,söyle bakalım seni nacizane "sarayımda" nasıl eğlendirebilirim??

Bardağın birini Daniel'in önüne itti,diğer küçük bardağı da kafaya dikip silkindi.

Daniel sinsi sinsi sırıtırken

"Eğlence anlayışın ne bilmiyorum, ama eğer James'ınki gibiyse çok iyi anlaşacağız demektir."

dedi mırıldandı. Sonra ses tonunu eski haline döndürerek

"Sen karar ver, nelerden hoşlandığını bilmiyorum. Başkalarının kararlarına da uymayı severim, tabi tam anlamıyla bana uyuyorsa."

dedi ve Leia'ya göz kırptı. Bu da neydi şimdi! Göz kırpmak tam bir saçmalıktı. Daniel daha içmeden kafayı bulmuş gibiydi. Belki de Leia'nın güzelliği onu çarpmıştı. Veya ortamdaki ağır içki kokusu. Ama bununla çarpılacak bir bünyeye de sahip değildi DJ.

"Eğlence anlayışın ne bilmiyorum, ama eğer James'ınki gibiyse çok iyi anlaşacağız demektir.Sen karar ver, nelerden hoşlandığını bilmiyorum. Başkalarının kararlarına da uymayı severim, tabi tam anlamıyla bana uyuyorsa."

Leia keyifle gülüp sağa,müşterilerin olduğu yere baktı.Birkaç adam kendisine bakıp gülüyordu ve o gülümsemelerin altında yatan sebebi düşünmeye pek gerek yoktu.

Yeniden Dj'in o eskiden beri hayran olduğu gözlere dönüp baktı

Ben hiçbir zaman soylu ve naif bir aile kızı olamamışımdır,daha çok sokak kızı..Evet beni tam olarak tanımlayan terim bu,sokak kızı! Anlayacağın klasik müzik dinlemek ya da opera beni eğlendirmez... O her günü ertesi gün olmayacakmış gibi yaşayan hippilerdenimdir...

Susup Daniel'İn dediklerine tepkisini ölçtü

Ama hayır Black,eminim benim eğlence tarzlarım senin gibi sorumluluk sahibi birine yakışan türden olmaz!

O anki gülümsemeyi tanımlamak güçtü.Bazıları bunu kibir olarak algılar,bazılarıysa alay..Ama o son cümlenin içinde Leia'nın garip gizli planı saklıydı ve gülümseme sadece işşin bir parçasıydı..

Daniel son cümleyi duyduktan sonra bir anda kahkahalara boğuldu. Az ilerilerindeki adamlar şaşkın şaşkın bakıyorlardı. Daniel da tam modunda olduğu için 'Ne Var' anlamında kafasını salladı. Yüz ifadesi gülünmeye değerdi ama adamlar her zamanki gibi zaten sırıtıyorlardı.

Daniel adamları tınlamadan Leia'ya döndü ve gözlerini onun bacaklarına indirmemeye çalışarak konuştu:

"Bak Leia, hayalinde nasıl biriydim bilmiyorum ama.. sorumuluk sahibi biri olmadığım kesin."

Bir süre sonra dayanamadan Leia'nın bacaklarını öylesine bir sözde ve tekrar onun gözlerine dönerek devam etti konuşmasına:

"Hele de asla hadi gel baleye, operaya, sinemaya gidelim diyecek tiplerden hiç değilim. Ben canlı filmlerden veya danslardan yanayım. Tabi dans seçimim biraz garip. Zaten öyle biri olsaydım çoktan James'ın odasında tavana asılı bir cesedim olurdu. Onun en yakın arkadaşı olmamdan şüphelenmedin mi hiç zaten? Neyse, Domuz Kafası'nda beni kime sorsan tanır. Ama ne sayede biliyor musun? Çünkü her biri arkamdan şöyle der: Gene kaptı bir çıtırı, dünkü kimdi? Maria mı? Ah yoksa Lucia mı? Bunun gibi şeyler yüzünden herkes beni çok iyi tanır. Son durak neresi söyleyeyim mi? Sessizlik Kuyusu'ndaki yatak odam. Her neyse, zaten sorumluluk sahibi olsaydım, evdeki iki çocuğumu ve eşimi yalnız bırakıp dışarıda aylak aylak dolaşıyor olmazdım. Ah keşke dolaşmakla yetinsem hep!"

Bir an içn ne kadar çok konuştuğunu farketti. Konuşmasını arada bir içtiği ateş viskisi körüklüyor olmalıydı. Bir anda kendini tutamayarak kıkırdadı. Hıçkırıkla karışık bir sesti bu. Neden hep önceden biraz içmiş oluyordu ki zaten. Biraz daha içince de sapıtıyordu böyle aklı.

Leia Daniel'in tüm söylediklerini ağzı bir karış açık gülümseyerek dinledi.Ama en çok Daniel'in karısı ve çocuklarından bahsetmesine şaşırdı. En sonunda Daniel kıkırdarken yeniden süzdü onu

Daniel Jacob Black... dedi elleri belinde her ismi ayrı ayrı vurgularken.Birşey söylemeye davrandı ama onun yerine gülümseyip ellerini beline koydu

Biliyor musun,hiç değişmemişsin!Yani okuldayken abimle takılırken de böyleydin,başına buyruk ve açıksözlü!Bazen açıksözlü davranıyorsun ki yalan söylediğin için sana kızamıyorum bile! Büyüyünce sorumluluk sahibi bir yetişkin olacağını düşünüyordum hep ama içindeki çocuğu kaybetmemişe benziyorsun!

Bunun kendisini ne kadar tahrik ettiğini söylemeyi istedi ama bir türlü düzgün bir cümlede toparlayamadı söylemek istediklerini.Barın üstünden Danie'e doğru eğildi ve gözlerini devirip gizli bir sır veriyor gibi fısıldadı

Şimdi yapacağım şey için oldukça pişman olacağımı düşünüyorum ama...Carpe Diem!

Daniel'in üstünde "Casanova Prince" yazan tişörtünün yakalarına yapışıp kendine doğru öyle kuvvetli çekip öptü ki bir an Daniel'in dudaklarını patlatacağını sandı.Sızlayan çenesine aldırmadan "ani yaşama"bahanesiyle ensesinden yakaladığı genç adamı nefessiz kalana kadar öptü ve serbest bırakıp geri çekildi

Bana karından ve çocuklarından bahsetmemiş olduğunu varsayıp kendimi iyi hissetmeyi planlıyorum...

Derin bir iç geçirdi ve bardakları silme işine girişti,az önce hiçbirşey olmamış gibi...

Daniel şaşkınlıkla mutluluk karışımı duygular yaşarken yüzüne garip bir gülümseme yayılmıştı. Sersemliğini belirten bir gülümsemeden fazlasıydı. Bir anda çocuk gibi göründüğünü düşünerek kendini toparladı. Onları izlemekte olan adamlara aldırmayarak

"James beni öldürürdü! Eğer burada olsaydı öldürürdü! Sana dokunmayacağıma dair ona söz vermiştim ama sana deli gibi karşılık verdim! Ben bir ah ben bir hainim. Arkadaş haini!"

diye vızırdanmaya başladı. Ama sonra yaşam tarzı aklına geldi. Bu Daniel için ilk aykırı öpüşme veya dahası olmayacaktı ki! Nerissa ile aralarında olanlar da çok aykırı şeylerdi. Ama hiç umrunda olmamıştı. Yine de James'ı aklından çıkaramıyordu. Ona verdiği sözü tutamamıştı.

Daniel kendini yiyip bitirirken bir anda Leia'ya bakıp

"Karım yok Leia. Çocuklarım Hogwarts'talar. Yani anlayacağın yalnızım. Ne zaman istersen evime veya otel odama gidebiliriz, rahat ol! Veya senin burada bir çukurun varsa çukurdan kastım başımızı sokabileceğimiz küçük bir oda olabilir, oraya da gidebiliriz. Yeter ki sana sahip olayım!"

dedi. Ne dediğinin farkındaydı. Gözlerinin şuanda nereye bakmakta olduğunun da farkındaydı. Leia'nın muhteşem bacaklarını süzüyordu gene. Kendine hakim olamıyordu. James'ın sözünü tutamamıştı ama ne yapabilirdi ki! Kız kardeşi bu kadar da 'afet' gibi olmayabilirdi! İşte o zaman sonsuza kadar tutartı sözünü.

James beni öldürürdü! Eğer burada olsaydı öldürürdü! Sana dokunmayacağıma dair ona söz vermiştim ama sana deli gibi karşılık verdim! Ben bir ah ben bir hainim. Arkadaş haini!"

Daniel kendi kendine hayıflanırken Leia göz ucuyla,bardakları silme işine ara vermeden bakıp gülümsedi..Ama Daniel'in kararını etkilemek istemiyordu,o yüzden ne yapacağını kendisi bulması için sessizliğini korudu.


Karım yok Leia. Çocuklarım Hogwarts'talar. Yani anlayacağın yalnızım. Ne zaman istersen evime veya otel odama gidebiliriz, rahat ol! Veya senin burada bir çukurun varsa çukurdan kastım başımızı sokabileceğimiz küçük bir oda olabilir, oraya da gidebiliriz. Yeter ki sana sahip olayım!"

Leia kendinden emin ve muzur bir bakış atıp elindeki bardağı bıraktı

Ağır ol kaplan,her öptüğün kızı eve mi atarsın sen?

Ayrıca... dedi Daniel'in dudağındaki ruj izini silerken
Sevgili abime söz veren sensin,ben değil...Sana istediğimi yapabilirim ama anlaşılan sen yapamazsın!Vay be güzel duygu bu "elde edilemezlik" Neyse,merak etme,bu bizim küçük sırrımız olur...

Daniel'in biçimli çenesini sıkıp yeniden kendine çekti ve ufak bir öpücükle ödüllendirdi

Hem şu ayyaş müşterilerin seni öperken bizi izleyip hakkımızda fantezi kurmaları hoşuma gidiyor.Kıskansınlar biraz,değil mi?

Aralarında koca bir tezgahın bulunmasından rahatsız olsa da o sırada ilgisi başka yerde olan Leia yeniden Daniel'in dudaklarına yumuldu.Açıkça belli etmese de hep böyle birşeyin hayalini kurardı ve zaman geldiğinde hazırlıksız yakalanmanın nasıl birşey olduğunu biliyordu..Yine de hareketlerine yansıtmamaya gayret ediyordu çünkü Leia asla bu tür işlerde çekingen ve utangaç kız olmamıştı..

Daniel ne olduğunu anlamamış bir biçimde bir anda Leia'nın dudaklarında buldu yine kendini. Çok garip hissediyordu, korkuyordu da! Çünkü duygularını Leia'ya tam anlamıyla yansıtırsa işler çığrından çıkardı. Ama kendine daha fazla da hakim olamazdı. Çünkü kim olduğu ve ne kadar dayanabileceği de ap açık ortadaydı her dakika, belki de her saniye...

Nerede olduklarını, kimlerle olduklarını umursamadan tezgahın diğer tarafında olan Leia'yı belinden tuttu ve hızlı bir şekilde kendi bulunduğu yere çekti. dudaklarını hala Leia'nınkilerden koparmamıştı. Güzel şeyler hep kısa sürerdi ve bunun olabildiğince uzun sürmesini istiyordu. Leia'yı kaptığı gibi kucağına oturttu ve dudaklarını bir an ondan ayırarak

"Senin için fazlaysa ya şimdi durmamı söyle ya da sonsuza kadar sus. Çok ciddi oldu biliyorum öf, ben daha fazla senin için delirmeden kararını ver! Yoksa babam dile dirilip gelse yine durmam."

dedi. Soluk soluğa kalmış biçimde ve saçlarından resmen soğuk slar boşalır bir biçimde oldukça yakınında olan Leia'ya bakmaya başladı. Cevabı şuanda çok önemliydi.

"Senin için fazlaysa ya şimdi durmamı söyle ya da sonsuza kadar sus. Çok ciddi oldu biliyorum öf, ben daha fazla senin için delirmeden kararını ver! Yoksa babam dile dirilip gelse yine durmam."

Leia Daniel'i duymuyordu,dinlemiyordu.Kollarını boynuna sarıp alnını Daniel'inkine dayayıp burnunu onunkine sürttü ve mırıldandı

Sence rahatsız oluyor gibi bir halim mi var?

Arkadan ıslık sesleri ve destek geldi.İşi gücü olmayan birkaç sarhoş kendinden geçmiş bağırıyordu

Götür onu aslanım,eveeet!

Şanlı &%#!

Leia onlara aldırmadı,hergün bu tür şeylerle karşılaşıyordu.O kendi işine bakmayı tercih etti,ince parmaklarını Daniel'in saçlarında gezdirip gülümsedi

Hayran kitlemiz bile oldu..Şimdi neden saçma yemin törenleriyle zaman harcayalım ki?

Arkasına bakıp sarhoş heriflere haykırdı

İçkiler benden beyler! Ertesi gün uyanamayacakmış gibi için!

Yeniden keyif nidaları duyuldu ve Leia önüne döndü..

DJ bağırıp duran serserilere aldırmadan güldü ve LEia'ya en fazla ciddi olabildiği şekilde

"Şimdi ne olacak, ilk ilişkimiz bir bar sandelyesinde mi olacak? Ah çok ilginç!"

dedi. Sonra kendine hakim olarak kafasındaki LEia'nın parmaklarını çekti. Yine gülerek

"Ben gıdıklanırım. Ama sadece kafamdan! Kulaklarımdan falan özellikle de!"

dedi. Hemen ardından

"Eee ipler senin elinde, senin kararın benim de kararım olacak."

diye ekledi.

Şimdi ne olacak, ilk ilişkimiz bir bar sandelyesinde mi olacak? Ah çok ilginç!"

Leia "cık cık" layarak başını iki yana salladı


Ben gıdıklanırım. Ama sadece kafamdan! Kulaklarımdan falan özellikle de!"

Bunu aklımda tutsam iyi olacak.. dedi gülümsemesine engel olamadan.Ayyaşlar şimdi içkileri devirmekte olduklarından sesi kesmişlerdi

Eee ipler senin elinde, senin kararın benim de kararım olacak.

Leia ciddiyetle karışık yaramaz bir ifadeyle Daniel'i süzdü,bir yandan da dudaklarını dişledi.Bunu düşünürken çok sık yapardı..En sonunda yeniden güldü ve çenesinden kulağına kadar olan mesafeyi 3 öpücükte kat edip kulağına fısıldadı

Her kuşun eti yenmez Black!

Kibirle karışık memnuniyet dolu bir ifadeyle Daniel'in kucağından kalktı ve yine barın arkasına geçti.Sonra bir an söylediğini açıklama ihtiyacını gidermeye karar verdi

Bir ailen olduğundan dolayı suçluluk duymuyorum,baştan söylemeliyim...Sadece bizim "Casonova Prens"e bir ders.Güzel sözler,güzel çiçekler ve güzel anılarla "diğer" kzıları tavlıyor olabilirsin ama bizim dünyamızda bunlar geçmiyor.Senin sıkı bir dostun olabilirim,geceleri kafa bulup önüne gelene küfürler savurduğun bir dost..Ya da ne bileyim banal bir gecede film izleyip muhabbet ettiğin biri..Ama bu..

Parmağıyla Daniel'i ve kendisini gösterdi
Belki başka bir zaman!

Bir süre susup hazmetmesini bekledi ardından yeni bir bardak doldurup uzatırken gülümsedi

Dost muyuz?Yoksa bana aklına geleni saydıktan sonra bir daha yüzüme bile bakmamaya yemin mi edeceksin? İnan bana,daha önce yaşadım!

Leia'nın geri çekilmekteki amacı tabii ki bu kelime karmaşasından çıkan anlam değildi.Eğer öyle olsaydı az önce Daniel'i öpüyor olmazdı.
Sadece planlarına katmadığı birşeyi farketmişti,koldaki arma!
Karanlık tarafın işareti!

Leia bütün hayatını o lanet işareti,ailesinin deyimiyle "miras"ı taşımamak için feda etmişti.Bu yüzden kocaman bir malikanede tarçınlı şarap yudumlamak yerine iğrenç bir bar işletiyordu..Leia'nın bütün hayalleri,umutları ve görkemli hayatının lütufları o armayla sunulmuştu kendisine,o ise bildiği doğrularda ilerlemek için hepsini geri çevirmişti!
O bir barmaid olup barlarda sürtmeyi seçmemişti!

Şimdi bütün bunları yeniden görmüştü,yenilgisini yeniden temiz bileğine kazınmamış armanın yarattığı boşlukta görmüştü.Daniel için hiçbir duygu beslemiyordu,şiddetli arzu dışında- ama bu bile sorunlara sebep olurdu ve kendi içindeki savaşların yeniden başlamasına...

Boş boş elini uzatıp duygularını belli etmeme çabası gösteriyordu,tabi Daniel düşündüklerini bilmediği için az önce söylediklerini mantıklı bulabilirdi..

ve muhtemelen Leia karşısındakinin görkemli,şatafatlı ve adının bile telafuzunda insanları titreten o "Karanlık Lord" olduğunu bilse ona elini değil asasını doğrultuyor olurdu.


(Out: Kusura bakma hocam,bunu yazmam gerektiğini tamamen unutmuşumYine de birşey değiştirmiyor,hıh* madem istemiyorsun bi daha yapmam rp..)

out: Sıkıldım rp yazmam gerek Bu rpde de ben biraz suskun kalmışım. Cevap vermem gerek diye düşünüyorum

Daniel şaşkınlığını belli etmemeye çalışarak kalan içkisini de kafasına dikerek bitirdi. Şaşkındı çünkü söylediklerine göre Leia'yı kesinlikle yalnız tanımıştı. Bir sokak kızı böyle yapmazdı. Sadece birilerine ders verme amaçlı böyle bir şey yapmazdı çünkü adı üstünde sokak kızı, hep daha absürt şeyler beklenirdi onlardan. Ama Leia resmen sorumluluk sahibi biri gibi davranmıştı. Bunuaçıklamasız bırakmazdı Dan. Her zamanki gülümser ifadesini takınarak

"Ah evet, her kuşun eti yenmez. Aptal muggle sözlerinden biridir eminim. Neyse.. Söylediklerin çok mantıksız. Mantığını arayacağıma emin olabilirsin."

dedi. Sonra zihinfendarlığından yararlanarak Leia'nın zihnine girdi. Her şey gözlerinin önünde açıkça belliydi, düşünceler, hayaller ve arzular... Daniel şaşırdıkça şaşırıyordu. Leia, Daniel'ın yaptığını yapmıştı ama başka bir taraf için. Daniel da ölüm yiyen olabilmek için her şeyini geride bırakmıştı. Gerçi Black Ailesi kötülerden oluşan bir aileydi genelde ama Daniel ailesini umursamamıştı o anda. Düşündüğü sadece dostları ve ikiziydi. Onlar iyilerdi fakat Dan.. Farklı bir yola baş koymuştu. Büyük ihtimalle evsiz kalacaktı ama yine de vazgeçmemişti. Kararlılığının sonucunda da güçleri sayesinde lord ilan edilmişti. İlginçti.. Leia ise büyük bir mirası geri tepmişti, iyi bir bayan olmuştu. İyiler için savaşmıştı.

Daniel daha fazla Leia'nın zihninde oyalanmadan çıktı. Yüzüne solgunluk hakim olmuştu. Kolundaki bir işaretin sebep olabilecekleri ilginçti. Leia gibi birini bu yönde etkilemesi daha da ilginçti. Daniel gitmesi gerektiğini fark ederek ayağa kalktı ve

"Tam olarak bir sokak kızı sayılmazsın ha? Neyse, bakanlığa gitmem gerek Leia. Okul da açıldı, bakanlıktaki işlerimi bitirmem gerek. Keşke bunu James'la dışarıda serserilik yaparken düşünseydim. Şimdi bütün işler birikti. Hepsini bir günde bitirmem gerek. Neyse, hoşça kal."

dedi. Hemen sonra cebinden içkinin fiyatı kadar galleon çıkarıp tezgaha bıraktı ve hızla Domuz Kafası'ndan ayrıldı.