Rose'nin içini farklı duygular kaplamıştı.Çok mutluydu ama o mutluluğu unutturan üzüntü vardı.Rose çoktandır görmemişti onu.Herşey değişecekti.Rose belki daha mutlu olacaktı.Mutlu olmasının sebebini bir süre sonra herkes öğrenecekti.Çok özlemişti onu.İçinden boynuna atlamak geliyordu ama yapmaktan da korkuyordu.Rose onu yormak istemedi ve onun isteğine uyarak okula gitti.Rose'nin odasına gelmişerdi.Brian ruh emicilere şaşırmıştı.Şaşırması normaldı ama galiba savaş yaşandığını unutmuştu.Rose:
''Unuttun galiba bir savaş yapıldı.Herkesin güvenliği için bunların burada olmazsı gerekiyordu.Aslında bende istemiyorum ama okul artık çokda güvenli değil.İçeride bir sürü casus var.''
dedi üzgün bir sesle.Rose:
''Sana birşey olacak diye çok korkmuştu neyse ki hala yanımdasın yani okuldasın.Savaşı kaybettik ve birçok yandaşımızı.Belki beni de kaybediyorduk ama mucize işte kurtuldum.Sen bunca zamandır nerdeydin?''
dedi kızarmış bir yüzle.Biraz afallamıştı ama hala gözlerinin içi gülüyordu Brian'a bakarken.