Sorgu

Matt ağır adımlarla 5.kata, kupa salonuna çıktı. Salon son uğradığındaki gibi tozlu ve endamlı gözüküyordu. Matt iç geçirip muzlarını düşürdü. Daha az ilginç olacağını düşünmüştü ama Amy ile ilk geldiği günkü kadar heyecan vericiydi. Amy ile geldiği günü hatırlayınca morali daha da bozuldu. O gün Amy'e o isterse takımı bile bırakabileceğini söylemişti. İçten olduğunu biliyordu ama üstünden daha tam bir yıl bile geçmeden Amy'den ayrılmıştı. Şimdi kim bilir kiminle ne yapıyordu? Matt'i düşünmüş müydü hiç?
Aslında Amy'i özlediğini söyleyemezdi, hatırlamak yetiyordu. Yine de güzel günlerdi. Bu durumda olacaklarını bilemezdi. Jess ile de aynı şeyin olabileceği hissine kapıldı. Bugün böyle düşünüyordu ileride ne olacağı bilinmezdi. Bugün birini sever yarın başkasını... Belki en iyisi James Amca'sı gibi ileriyi düşünmeden hareket etmek ve sonuçları boşvermekti.

Emily Barrows Quidditch Arayıcı Kupası yazan kupanın önünde durdu. Amy ona hayrandı muhtemelen Jess de öyle olurdu. Ne de olsa ikisi de arayıcıydı. Burnunu çekti ve omuzlarını düşürüp iç geçirdi. Yağmurlu o günden sonra şifayı kapmıştı. Kıpkırmızı bir burun ve yorgun gözlerle hiç iyi görünmüyordu ama en çok rahatsız olduğu konu burun tıkanıklığıydı. Ayrıca ateşi de vardı bu yzden çok üşüyordu.

Ha...ha... HAPŞUA!

Çok yaşa evlat, hiç iyi görünmüyorsun!
Matt boş boş sesin geldiği yöne baktı. Bu geçen seneden beri hiç yer değiştirmemiş geveze tabloydu. Amy ile birlk olup çok çektirmişti kendine. Matt ister istemez gülüsedi

Selam ahbap görüşmeyeli nasılsın?
Burnundan nefes dahi alamadığından sesi bisiklet kornasından farksızdı. Hafifçe öksürüp tabloyu izledi. Tablo omuz silkmekle yetindi

Her zamanki gibi bir çerçeveden bir çerçeveye... Seni son gördüğümde güzel bir genç bayanlaydın, nerelerde şimdi o?

Matt sanki bu soruyu çok duymuş gibi gözlerini devirdi. Ama rahatsız değildi, bu şeylerin bittiğinin bilincindeydi zaten

Bitti gitti. Şimdi buralardan çok uzakta! dedi buruk bir gülümsemeyle.Aslında hala okulda olup arkadaşı olmasını çok isterdi ama onu Jess ile gördüğünde gözlerini oyardı herhalde! Düşüncesi bile komikti!

Tablo daha fazla üstelemeden sessizliğe gömüldü. Bozulduğunu düşünüyor olmalıydı, peh!Matt geçen seneden kendine idol seçtiği Darren Mickovich'in kupasını aranmaya başladı.

Liz Matt'i bulabilme umuduyla bütün okulu taramıştı. Rawenclaw yatakhanesinde olsaydı bütün emeği boşa giderdi ama şans eseri merdivenleri çıkarken Matt'i görmüştü. Konuşmak istemiyorduysa bile konuşacaklardı, parmağıyla kafasını kazıması gerekse bile konuşacaklardı!
Matt'i bulduğunda dolaplardaki kupaları inceliyordu. Birşey arıyor gibi aceleciydi;

Darren Mickovich'i arıyorsan sol üst rafta...dedi Liz Matt'e arkadan yaklaşıp. Kullandığı parfüm iç gıdıklayıcıydı, derin bir nefes alıp içine çekti. Kupanın önüne yürüyüp hayranlıkla baktı

İyi bir kovalayıcıymış, değil mi?

Darren Mickovich'i arıyorsan sol üst rafta...
Matt ürküp yerinde sıçradı. Arkasına baktığında Liz'i gördü,gerçi biraz kısa olduğundn farketmek kolay olmamıştı.
Onu görmek güzeldi, uzun zamandır görüşmemişlerdi ve Matt konuşmak istediklerinde Liz'in ilgiyle onu dinleyeceğine emindi.
Tam birşey söyleyecekti ki burnu gıdıklandı. O sırada Liz'in Darren hakkında birşey dediğini duydu ama hapşırmaya çalışmakla meşguldü.

James Amcamın ondan hoşlanmadığını duymuştum. Takımdan çıkarılınca yerine mi gelmiş ne? Ama bu konu hakkında çok konuş..haşpua!

Burnunu ki kere çekip Liz'e baktı. Hayranlıkla kupayı izliyordu;

Neden buraya geldin Liz? Amacını kupalara bakmak olmadığını biliyorum.

Grip bulaşmasın diye biraz uzakta duruyordu.

Neden buraya geldin Liz? Amacını kupalara bakmak olmadığını biliyorum

Liz sağ ayağının parmak ucunu yere koyup bileğinden çevirdi ve şirin bir edayla dudaklarını büzdü.
Aslında,ben.. kem,küm,şey...hehehe!

Paçayı kurtaramadığını anlayınca ellerini iki yana açıp teslim oldu;
Pekala,sen kazandın! Son zmanlarda kankam için endişelenmeye başladım,uzun süredir konuşamadık ve iyi görünmüyorsun. Nasılsın merak ettim hepsi bu!

Jessica'yı kıskandığını belli etmemeye çalıştı çünkü onu ne zaman görse yanında Jessica oluyordu ve Liz çıldırıyordu. Neden hep okuldan bir kız çıkıp Matt'in ilgisini çekmek zorundaydı ki! Liz zıplayıp bağdaş kurdu.Yere varıncaMatt'in de paçasından çekti oturması için...

Pekala,sen kazandın! Son zmanlarda kankam için endişelenmeye başladım,uzun süredir konuşamadık ve iyi görünmüyorsun. Nasılsın merak ettim hepsi bu!

Liz'in gene meraklılığı tutmuştu anlaşılan. Neler olduğunu söyleyene kadar başının etini yiyeceğinden söylememekte üstelemedi. Gece yatağının altından "ne oldu ne oldu?" diye fırlayan bir Slytherinli kız görmek istemiyordu.
Liz'in hemen yanına bağdaş kurup burun çekti;

Kafam karışık. Babam ölmüş, James amca Slytherinlilerle takılmam konusunda beni uyarıp duruyor, buna sen de dahil misin bilmem, Jess ile ilgili birkaç sorun var dün yağmurda onu öptüm ve işelr biraz karıştı...

Liz'in pörtlemiş gözlerini görmeden devam etti. Yerdeki çizgilerde parmağını gezdirmekle meşguldü;

Aslında bu konuda fikrini sormak istiyordum. Amy olayını biliyorsun, hatırlatmamı istemediğine eminim. Bu da ona dönmez değil mi? Yoksa döner mi? Bilmiyorum..

Kafasını kaldırıp hala şaşkınlıktan kurtulamamış Liz'e baktı, oldukça kederliydi;

Ne yapmalıyım Liz? Yardımına ihtiyacım var cidden.

Kafam karışık. Babam ölmüş, James amca Slytherinlilerle takılmam konusunda beni uyarıp duruyor, buna sen de dahil misin bilmem, Jess ile ilgili birkaç sorun var dün yağmurda onu öptüm ve işler biraz karıştı...

Liz bir an kalbinin çarpmayı durduğunu düşündü. Bütün hayati fonksiyonları birkaç saniyeliğine durmuş gibiydi.
Dur bir saniye, ne?!

Matt farketmeden devam etti;
Aslında bu konuda fikrini sormak istiyordum. Amy olayını biliyorsun, hatırlatmamı istemediğine eminim. Bu da ona dönmez değil mi? Yoksa döner mi? Bilmiyorum..

Liz öfkeden patlamak üzereydi. Matt Jess ile ilgili Liz'den fikir istiyordu? Kafasını kopar! gibi bir fikir nasıl olurdu?
Matt başını kaldırıp hüzünlü bir ses tonuyla;
Ne yapmalıyım Liz? Yardımına ihtiyacım var cidden. dediğinde Liz'in bütün öfkesi umutsuzluğa dönüştü. Matt'e yardım etmek istiyordu tabi ama kendi duygularını görmezden gelip fikir vermek şu durumda çok zordu. Matt'in omzuna hafif bir yumruk atıp sırıttı;
Hiç ağzını kapalı tutamıyorsun,değil mi? Çene kasların yalama olmuş sanırım biraz sıkmak lazım!
Liz pek de içten olmayan bir gülümsemeyle Matt'in sırtını sıvazladı. Jess konusuna o kadar takmış görünüyordu ki diğerleri hakkında pek bilgi vermemişti. Belki de konuşmak istemiyordu ama konuşacaktı!
Baban konusunda çok üzgünüm ama atlatacağına eminim. Sen hep şu çizgi filmlerde enkaz altında kalıp öldüğü düşünülen ama son anda yıkılmış bina altından fırlayıp insanları kurtaran süper kahramanlar gibisin! Sadece bina tepene yeni yıkıldı, hepsi bu...

Matt'i dar mavi yüzücü kıyafeti birşey içinde kırmızı pelerinli düşününce kıkırdamasına engel olamadı. Üstünde de kocaman M harfi olurdu,saçları da joleyle yapıştırılmış. Iyk, iğrenç!
Geriye kalan ciddiyetiyle devam etti;
James Amca da nasıl öyle birşey söyler! Slytherinliler asildir, tamam şerefsiz, kendini beğenmiş, tehlikeli ve züppe olabiliriz ama bu böyle aşağılanmayı hakettiğimiz anlamına gelmez! Slytherinli olamayan kendinden utansın, ayak takımı olduklarını kabul etsinler artık!

Bir an bu konuyu konuştuğu kişinin Matt, yani bir Rawenclawlı olduğunu hatırlayınca elini ağzına götürüp sustu;
Senden bahsetmediğimi biliyorsun tabii ama üzgünüm bu Slytherin görüşüdür...
Matt'in de bildiği birşeyi inkar etmenin alemi yoktu...

Liz Matt'in omzuna geçiriverdi. Her dalga geçtiğinde patlatıveriyordu ve çok sık dalga geçiyordu!
Hiç ağzını kapalı tutamıyorsun,değil mi? Çene kasların yalama olmuş sanırım biraz sıkmak lazım!
Liz her zamanki gibi ciddiyetsizdi ama güldürmeyi iyi biliyordu. Gerçi sesinde espiri yapmış gibi bir ton yoktu ama Matt güldü.

Baban konusunda çok üzgünüm ama atlatacağına eminim. Sen hep şu çizgi filmlerde enkaz altında kalıp öldüğü düşünülen ama son anda yıkılmış bina altından fırlayıp insanları kurtaran süper kahramanlar gibisin! Sadece bina tepene yeni yıkıldı, hepsi bu...
Matt hayır anlamında başını salladı;
Hayır Liz, ben hayatta bir süper kahraman olamam. Ne iyi adamım ne kötü adam, sadece kafası karışmış şehir halkı.. Ya da süper kahramanın kafasına binası yıkan sakar insan olabilirim!Ama bir süper kahraman olabilecek kadar güçlü değilim. İnsanları kurtarmak...bana göre değil!
Burnu tıkalı olduğundan ağzından nefes alıp iye derin bir iç geçirdi. Adam akıllı nefes alamadığından boğulacakmış gibi hissediyordu

James Amca da nasıl öyle birşey söyler! Slytherinliler asildir, tamam şerefsiz, kendini beğenmiş, tehlikeli ve züppe olabiliriz ama bu böyle aşağılanmayı hakettiğimiz anlamına gelmez! Slytherinli olamayan kendinden utansın, ayak takımı olduklarını kabul etsinler artık!
...Senden bahsetmediğimi biliyorsun tabii ama üzgünüm bu Slytherin görüşüdür.
Matt Liz'e anlamlı bir bakış attı, Slytherinli olduktan sonra gelişmişti bu kendini beğenmişliği. O kabul etmese de böyle olmak istemediğine nereeyse emindi, kendini dünyanın tepesinde görmediğini de..Maalesef Liz'i fazla iyi tanıyordu.

Evet Liz evet, mutlaka öyledir! Gülerek geçiştirdi onu. Şimdi yeni bir Slytherin yemin töreni duymak istemiyordu

Eeee Jess konusunda ne diyorsun?

Eeee Jess konusunda ne diyorsun?
Liz surat asıp tavana baktı. Matt hala Jess'i soruyordu. Ne demesini bekliyordu ki, peşini bırakma falan mı?
Ne halin varsa gör, bir Slytherinli kız bulamadın ya ne diyeyim ki ben sana?

Ayağa fırladı. Daha fazla tavsiye verebilecek ruh halinde değildi.
Neyse dediklerimi düşün! Seni görmek güzeldi!
Tam gitmek üzere arkasını dönmüştü ki eski günlerden birşeyi yapmayı unuttuğunu hatırladı. Hemen arkasına dönüp Matt'İn kafasına atladı ve yumruğunu hızla kafasına sürttü;
İnek!

Herhangi bir saldırıdan korunmak için gülerek kaçtı ama o an içi kan ağlıyordu...

Ne halin varsa gör, bir Slytherinli kız bulamadın ya ne diyeyim ki ben sana?

Matt ilk defaya mahsus olmamak suretiyle yeniden Amy'nin geçen sene Liz'in kendisinden hoşlandığını söylediği zamanı düşündü. Sonra yine her zamanki gibi böyle saçma bir fikre kapıldığı için kendi kendini azarladı. En son Liz'e baktığında ayağa kalkmış gidiyordu;

Neyse dediklerimi düşün! Seni görmek güzeldi!

Matt kafa salalyıp gitmesine izin verdi.Tam ayağa kalkacaktı ki sıcak bir kolu çenesinin altında hissetti ardından da kafasını üzerinde bir yanma hissi. O beklediği söz kulaklarında çınladı;
İnek!
Liz bıraktığında itiraz edercesine hayıflandı;
Hasta adama yapılır mı bu şimdi?!
Liz'in keyifli gülme sesini duyduğunda sırıttı ve arkasından bağırdı;
İntikamım acı olacak Lisa!
Evet, intikamını alacaktı! Bir ara...