Elisabeth Rose Weasley Admin-Muggle Araştırmaları Prof.
Mesaj Sayısı : 534 Kayıt tarihi : 09/07/08 Rp Partneri : Brian Justin Black (UfakLık'mMm) Rp Yaşı : 27 Gerçek İsmi : Şeyma Ruh Hali :
Bilgilerim Rp Puanı: (100/100) Tarafı: Yoldaşlık
| Konu: Kilitli Oda Perş. 23 Nis. 2009, 14:29 | |
| Rose'nin çatı katında ki yatak odası.Burası seneler önce -annesi ve babbası öldüğünde- kilitlenmiş ve hiçbir kimse tarafından açılamamıştır.Odaya sadece sahibi olan kişi -yani Rose- girebilmektedir. | |
|
Elisabeth Rose Weasley Admin-Muggle Araştırmaları Prof.
Mesaj Sayısı : 534 Kayıt tarihi : 09/07/08 Rp Partneri : Brian Justin Black (UfakLık'mMm) Rp Yaşı : 27 Gerçek İsmi : Şeyma Ruh Hali :
Bilgilerim Rp Puanı: (100/100) Tarafı: Yoldaşlık
| Konu: Geri: Kilitli Oda Perş. 23 Nis. 2009, 15:22 | |
| Rose kendi çığlıklarına uyanmıştı .Rose uyandığında sırılsıklam olmuştu.Rüyasında kabus görmüştü Rose. Rose kendisine gelmeye çalışıyordu. Elleriyle gözlerindeki yaşları siliyordu ama gözyaşlarını durduramıyordu .Rose yatağında yavaşca kalkıp penceresinin kenarına gitti. Dışarısı daha zifiri karanlıktı. Rose saçlarını yüzünden geriye attıktan sonra tekrar gözündeki yaşları sildi .Rose yavaş yavaş kendisine geliyordu. Rose gördüklerini gözünün önüne getirdi. Rüyanın geçtiği yer çatı katında ki eski odası,odadakiler ise annesi ve babasıydı .Annesi ve babası Rose uyurken konuşuyorlardı veya öyle zannediyorlardı. Rose rüyayı daha fazla hatırlamak istemiyordu çünkü acı veriyordu bunlar Rose’ye.
Rose kendisine baktığında iyi bir durumda olmadığını fark etmişti. Pencerenin kenarından ayrılırken bir daha dışarıya baktı ve banyoya gitti. Banyo da fazla kalmamaya özen gösterdi çünkü başı dönüyordu. Rose eşofmanlarını giyindi ve yatağının üzerine oturdu. Biraz oturduğu gibi kaldı ama bir süre sonra gözyaşları yüzünden oturduğu yerden kalktı. Elleriyle gözlerini sildi ve odasından çıktı.
Rose çatı katına çıkmıştı. Yıllardır kilitli olan kapıyı cebinden çıkardığı anahtarla açmıştı. Rose kendine acı vermeyi seviyordu galiba çünkü bu oda ona acı veren şeylerden biriydi. Rose kapıyı sonuna kadar açtı. Kapının önünde önce biraz bekledi. Zorla da olsa ilk adımını atıp içeri girdi. Eski yatağının olduğu yere yöneldi. Yatağının üzerine oturdu ve etrafını inceledi. Hiçbir şey değişmemişti oda da tabi oda içindeki mutluluk hariç. Rose o oda da kendini mutlu hissederdi her zaman ama bugün öyle olmamıştı. Rose mutsuzdu burada bugün. Rose masasına baktı ve rafların tozlandığını gördü. Rose odaya girdiğine hem pişman olmuş hem de mutlu olmuştu. Eskiyi hatırladığı ve acı çekmeye başladığı için kendisine kızyordu ama eski güzel günlerini hatırladığı için mutlu oluyordu.
Rose ailesinin çok özlediğini fark etmişti bu odada. Rosie ile burada oyunlar oynarlardı ama şimdi o yoktu. Annesi ve babasıyla uyurdu bazen bu oda da. Annesi çoğu geceler burada Rose’ye ninni söylerdi. Şimdi hiçbiri yoktu. Rose yalnız değildi ama kimse bunların yerini tutmuyordu ve ailesi yoktu. Mathers’i tek başına büyütüyordu. Bu onu zorlamıyordu çünkü Rose kız kardeşini de büyütmüştü aslında birbirlerini büyütmüşlerdi. Rose’nin aklına ‘’Benim ne zaman ailem olacak?’’ diye bir soru takıldı. Bunu Rose bilmiyordu ve cevabı da yok gibiydi.O sırada kapanmıştı ve bu ses Rose’nin vücuduna yayılıyordu.
‘’ Haydi sende yum gözünü Minicik yavrum ninni Artık yeter sus ağlama Minicik yavrum ninni
Ay gökte bak gülümser Minicik yavrum ninni tüm yıldızlar sana uyu der Minicik yavrum ninni’’
Bu ses Rose’nin uyumasını sağlamıştı.Rose eski yatağının üzerine uyumuştu.Rüyasında sevdiği adamla bir aile kurduğunu görüyordu.Gerçek olabilmesi için her şeyi yapardı Rose.
| |
|