Expelliarmus Rpg Expelliarmus Rpg'ye hoş geldiniz! |
|
| I. Sınıflara I. Ders | |
|
+5Dany Valerie Black Lisa E.Shadow Jessica Malfoy Tom Andrew Black Daniel Jacob Black 9 posters | Yazar | Mesaj |
---|
Daniel Jacob Black Karanlık Lord
Mesaj Sayısı : 982 Kayıt tarihi : 25/07/08 Rp Yaşı : 27 Gerçek İsmi : Berker Ruh Hali :
Bilgilerim Rp Puanı: (100/100) Tarafı: Ölüm Yiyen
| Konu: I. Sınıflara I. Ders Perş. 21 Ağus. 2008, 13:09 | |
| Daniel yine her zamanki gibi erken kalkıştı. Çünkü güne erken başlayınca kendini daha dinç ve zeki hissediyordu. Hem zaten erken kalkıp işlerini bir günün içine daha kolay sığdırabilirdi. Spor yapmak, duş almak, çalışmak, ders vermek!
Daniel ne kadar da çabuk unutmuştu. O bir Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profsörü idi. Ayrıca bugün de birinci sınıflara ilk dersini verecekti.
Uzun uzun düşündükten sonra Danny, ilk derste kendisine ilk anlatılan Karanlık Sanatlara Karşı Savunma konusu geldi. Aslında bu bir yandan da bu konu Sihirli Yaratıkların Bakımı Dersi konusu sayılırdı. Çünkü Daniel’ın anlatacağı konu Cin Perileri ve onarla karşı kendini korumaydı.
Cin Perileri’nden korunmak aslında çok kolaydı. Aslında iki yolu vardı. Ama Daniel bugünlük bir tanesini öğretecekti. Çünkü ikinci seçeneğin büyüsü biraz daha zordu. Danny derste anlatacaklarını düşünürken biraz heyecanlandı. Çünkü Karanlık Sanatlara Karşı Savunma sınıfına uzun zamandır girmiyordu. O sınıf onun en sevdiği dersin sınıfıydı. Daniel aslında Kehanet’i de severdi ama profesörleri beş para etmezdi, tabi ki şimdi Brian profesördü. Daniel dersin eskisine göre daha iyi olacağına emindi.
Daniel hızlı bir biçimde sporunu tamamladı ve hemen duşa girdi. Duş onu her zaman rahatlatırdı, hele de spordan sonra. Danny duşunu aldıktan sonra hızla yeni aldığı profesör cüppesini giydi. Kolye Hortkuluğunu da boynuna astı ve gömleğinin içine sakladı görünmesin diye. Zaten diğer hortkulukları Sessizlik Kuyusu’ndaki odasında duruyordu. Ancak kolye hortkuluğunu Hogwarts’taki odasında bırakacak kadar aptal değildi. Çünkü biri girip alabilirdi.
Hazır olduğunu düşündüğü anda Danny, saçlarını taramadığını fark etti. Ama sıratarak hiç umursamadan odasından çıktı. Çünkü o saçlarını taramazdı. Dağınık olması hoşuna gidiyordu ve tabi ki ona da yakışıyordu. Küçük kuzeni Yancy’de saçlarını öyle bırakıyordu. Belli ki o Daniel’a çekmişti. Brian ise hep saçlarını tarar, spreyler ve dikerdi. O sanki biraz daha bakımlıydı bu konuda.
Daniel hızla Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine ilerledi. Koridorlarda eskiden beri tanıdığı kişileri görünce başıyla selam verdi ve yoluna devam etti. Nedense aşırı neşeliydi. Belki de profesörlüğünün ilk günü diye böyleydi. Onun karanlık lord olduğunu bilen Slytherinliler ne yapacaklardı acaba. Sonuçta onların anneleri babaları Daniel’ın yandaşlarıydılar. Tanımaları çok doğaldı. Belki de akıllı yandaşları söylememiş olabilirlerdi çocuklarına. Belki de söylemişlerdi çünkü çocuklarının tedbirli olduklarına güveniyorlardı.
Sonunda gelmişti, her zaman yeni umutlarla girdiği sınıfa gelmişti. Öğrendiği şeyleri borçlu olduğu sınıfa gelmişti. Birden içindeki heyecanın yerini burukluk aldı. Ne kadar da güzel yılları olmuştu Hogwarts’ta. Boş koridorlara baktıkça aklına bir zamanlar o kordidorlarda koşuşturup neşeli muhabbetler ettikleri geliyordu. Ne kadar da güzel günlerdi. Daniel eskiye dönmek için elinde olan her şeyini verirdi, Ginny hariç. Çünkü Ginny’yi hiçbir şeye değişmezdi. O bir taneydi ve öyle de kalacaktı.
Daniel kapıyı yeni umutla açtı yine. İçeride kimse yoktu çünkü daha biraz erkendi. Bu yüzden Danny içeri girdi ve etrafı izlemeye başladı. Tıpkı eskisi gibi hoş bir görüntüsü vardı sınıfın. Daniel’ın gözünün önünde yine naılar canlandı. Derste atışmaları, profesör ile tartışmaları, doğru yanıt vermeleri ve arada bir gizlice Bonnie’yi kesmesi. İstemeden de olsa yüzüne bir gülümseme hakim oldu. Eskiden de en az şimdiki kadar fırlamaydı. Ama o zaman fırlamalıkları kötü sonuçlar doğurmuyordu. En azından dostları üzülmüyordu, ufak cezaların önemi yoktu o zaman.
Uzun süre etrafı süzdükten sonra Daniel masasına oturdu ve öğrencilerin gelmesini bekledi. Öğrencilerin hepsinin geldiğine emin olduktan sonra da gülümseyerek oturduğu yerden kalktı ve öğrencileri hızlı bir şekilde inceledi. Hepsi birbirinden tatlıydı çünkü onlar daha on bir yaşındaydılar. Kimisi aşırı sinsi, kimisi aşırı cesur, kimisi aşırı zeki ve kimisi de aşırı adildi. Danny bir süre daha öğrencileri inceledikten sonra tatlı bir ses tonuyla
“Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black.”
Dedi ve tahtaya dönerek düzgün bir yazıyla adını yazdı. Yazısı çok güzeldi Dan’in her zamanki gibi. Daha sonra tekrar öğrencilere döndü ve
“Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”
Dedi. Yine tahtaya döndü ve ‘Cin Perileri (Pixie)’ yazarak dolabında hazır olarak bulundurduğu bir cin peri resmi çıkardı. Bunu kendisi çizmişti. Biraz komikti çünkü cin perinin elinde lolipop vardı. Ayrıca kanatları da vardı. Halbuki cin perilerinin kanatları olmazdı. Ama yine de örnek olsun diye resmi tahtaya astı.
Hemen ardından öğrencilere döndü ve
“Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?”
diye sordu ve bir öğrenci parmağını kaldırıp söz isteyerek cevap verdi:
“Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur."
Daniel kafasını evet anlamında salladı ve
“Hıhı doğru cevap. Binana artı beş puan, oturabilirsin.”
Dedi. Sonra yine öğrencilere dönerek anlatmaya başladı:
“Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur.
Bir an duraksadı ve tahtadaki resmi işaret ederek
“Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim."
Dedi ve derin bir nefes alarak devam etti:
“Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “
Bir süre duraksadı ve aklına son bir şeyin gelmesi ile irkildi ve hızla
“Ayrıca doğurarak yavrularlar.”
Diye ekledi. Nasıl da unutmuştu, zamanında buna çok gülmüştü. Halbuki gülünecek hiçbir şey yoktu. Bunu çocukluğuna vererek gülümsedi ve masasının altında saklıyor olduğu kafeste bulunan cin perilerini çıkardı. İğrenç bir ses çıkarıyorlardı. Sanki birileri çığlık atıyor gibiydi. Ancak çok sürmeden Daniel asasını çekti ve onlara doğrultarak
“Silencio!”
diye bağırdı. Cin perileri bir anda sustu. Bunun ardından Danny tekrar sınıfa döndü ve
“Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.”
Dedi ve sinsice gülümsedi. Sonra Susturma büyüsünün etkisini kaldırınca bir tane cin periyi dışarı saldı ve örnek olarak onu dondurmak için asasını çekti ve
“Petrificus Totalus!”
dedi. Cin peri donunca onu ayrı bir kafese tıktı. Hemen ardıdan öğrencilerine bakıp
“Hadi bakalım, sizi de görelim.”
Dedi ve cin perilerin bulunduğu kafesin kapağını açtı. Bütün cin periler dışarı çıktı. Öğrenciler onlarla uğraşmaya başlarken Dan, sandalyesine oturdu ve onları izlemeye başladı. Bir problem olursa hemen müdahale ederdi ama zaten öğrenciler gayet iyiydi. Ancak birkaç kişi köşeye sinmiş duruyorlardı. Danny onlara bir süre güldükten sonra Cin perilerinin çoğunun dondurulduğunu gördü ve hoşnut bir biçimde gülerek öğrencilere oturmalarını söyledi. Hemen ardından dondurulamamış olan cin perilerini dondurdu ve Kafese tıktı.
Ders bitmişti fakat birkaç dakika kalmıştı. Bu da ödev vermek için yeterli bir zamandı. Daniel hemen programına baktı ve sonra öğrencilere dönerek
“Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.”
Dedi. Masasını toparladıktan sonra öğrencilere “İyi günler” dileyerek sınıftan ayrıldı. Ders umduğundan da iyi geçmişti. Öğrencileri de sevmişti, hepsi birbirinden tatlıydı ama arada birkaç itici tip vardı. Genel olarak iyi bir sınıftı ama. Büyük sınıfların daha berbat olacağından emindi. Zaten yedinci sınıflardan sadece bir yaş büyüktü. Onlara öğrencilermiş gibi davranmak zor olacaktı. Fakat denemeye değerdi. Çünkü hayat çok güzel geçiyordu ve böyle bir şey sorun olamazdı.
En son Daniel Jacob Black tarafından C.tesi 30 Ağus. 2008, 15:43 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Tom Andrew Black Mugglesınız/Lütfen Kendinize Bir Bina Veya Meslek Seçiniz
Mesaj Sayısı : 81 Kayıt tarihi : 10/08/08 Rp Yaşı : tarafsız Gerçek İsmi : hırsı,soğuk kanlılığı,
Bilgilerim Rp Puanı: (0/0) Tarafı:
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders C.tesi 30 Ağus. 2008, 15:06 | |
| Amy hızlıca toparlandı ve ilk derse geç kalmamak için kahvaltıya dahi inmedi. Aslında abisinin bu kadar disiplinli olmadığını biliyordu. Ama Ginny abla onu değiştirmiştir diyede düşünmeden edemiyordu. Evlenmelerine çok sevinmişti. Ama abisini kaybetmektende korkuyordu. Hızla sınıfa girdi. İçeride abisi bekliyordu. Gülerek;
"Günaydın abi." dedi ve yerine geçti. Diğerleri gelince abisi;
“Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black.” dedi. sonra hemen ekledi;
“Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”
Tahtaya bir şeyler yazıp birde resim astı sorna sınıfa dönerek;
“Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?” diye sordu. Amy cevabı biliyordu. Hemen parmak kaldırdı ve ayapa fırladı;
“Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur." dedi. Abisi başını sallıyarak;
“Hıhı doğru cevap. Binana artı beş puan, oturabilirsin.” dedi ve sonra sınıfa dönüp devam etti;
“Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur. Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim."
Derin bir nefes alıp;
“Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “ dedi. sonra hemen ekledi;
“Ayrıca doğurarak yavrularlar.”
Masanın altından bir kafes çıkardı. Asasını kafese doğrultarak;
“Silencio!” dedi. Kafesdeki cin perileri bir anda sustu. sınıfa döndü;
"Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.” dedi ve bir cin periyi dışarı saldı. Ona asasını uzattı;
“Petrificus Totalus!” diye haykırdı. Cin perisi havada dondu. Abisi cin periyi alarakbaşka bir kafese koydu. Öğrencilere döndü;
“Hadi bakalım, sizi de görelim.” dedi ve kafesi açtı. Amy hemen ayağa kalktı kaçan cin perilerden bir kaçtanesine;
“Petrificus Totalus!” diye haykırdı. Dondurduklarını kafese koydu. Bir süre sonra abisi oturmalarını söyleyip donmayan bir kaç cin perisini dondurup kafese koydu ve;
“Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.” dedi. Sonra ekledi;
“İyi günler” diyip sınıftan çıktı. Amy'de toplanarak sınıfı terketti. | |
| | | Jessica Malfoy Gryffindor VI. Sınıf
Mesaj Sayısı : 313 Kayıt tarihi : 18/08/08 Rp Partneri : ~ Matt C. Strong ~ Gerçek İsmi : Ece Ruh Hali :
Bilgilerim Rp Puanı: (100/100) Tarafı:
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders C.tesi 30 Ağus. 2008, 16:03 | |
| Jessica karanlık sanatlara karşı savunma dersliğine gidiyordu. Çok heyecanlıydı acaba ne öğreneceklerdi. Bu derste kendine güveniyordu. Kapının önüne gelmişti. Kapıya vurdu ve içeri girdi. Çoğu öğrenci daha gelmemişti. Profesörle birlikte onları beklediler.Herkes tamamlanınca profesör : “Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black. dedi tatlı bir sesle. Jessica profesörü çok sevmişti. Çok sempatik biriydi ve öğrencileri sevdiği her halinden belliydi. “Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”
Sonra da dolabından bir resim çıkardı ve öğrencilere gösterdi. Gerçekten çok komikti. ''Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur. Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim." diyerek açıklama yaptı. Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “ dedi. “Ayrıca doğurarak yavrularlar.”
Masanın altından bir kafes çıkardı. Asasını kafese doğrultarak;
“Silencio!” dedi. Kafesdeki cin perileri bir anda sustu. sınıfa döndü;
"Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.dedi. Eğer asayı sabitleyebilirse neden olmasın diye düşündü Jessica. Şimdi profesör kendi yapmıştı ve onlardan da yapmasını istiyordu. Jessica asasını çıkardı ve etrafta deli gibi dönen cin perilerinden bir tanesine doğrultup
Petrificus Totalus''dedi karalı bir şekilde. Evet işe yaramıştı. Bunu önünde duranlardan ikisine daha yaptı ve hepsi donmuşlardı. Kalanlarıda profesör dondurup kafeslere kapattı. Sonra : “Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.” dedi. Herkes toplanıyordu Jessica'da kitaplarını çantasına koydu ve derslikten çıktı.Bu ders çok eğlenceli ve hareketli geçmişti. | |
| | | Lisa E.Shadow Slytherin VI. Sınıf
Mesaj Sayısı : 224 Kayıt tarihi : 22/08/08 Rp Partneri : Söylesem aklın durur XD Rp Yaşı : 14 Gerçek İsmi : Selün Ruh Hali :
Bilgilerim Rp Puanı: (100/100) Tarafı: Ölüm Yiyen
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Paz 31 Ağus. 2008, 19:00 | |
| Lisa okuldan tanıdığı birkaç kişiyle dalga geçmeyi bitirdiğinde dersi olduğunu hatırladı. Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Dersi....Eğlenceli olacak... diye mırıldanıp merdiven korkuluklarından kayarak KSKS sınıfına indi. Profesör oradaydı,onları bekliyordu. Liz KSKS konusunda çok heyecanlıydı Ne öğretecekti acaba.Bir lanetten korunma mı?Belki önce laneti öğretirdi! “Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black. diye söze başladı profesör Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.” Pfff.Pixiler mi?Kitapta görmüştü onları,çok aptal olduklarını düşünürdü...Bir laneti öğrenmek daha zevkli olurdu şu aptal mavi küçük sürüngenleri öğrenmektense...Yine de sesiz kaldı ve fikirlerini kendine sakladı. “Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?” diye sordu profesör.Liz cevabı biliyordu.Tam parmağını kaldıracakken hufflepuff'lı bir kız parmağını kaldırıp soruyu cevapladı. “Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur." "Moron!"diye mırıldandı (RP_Out:Kişisel bir mesele değil )"Ben cevaplamalıydım onu..!" Profesör hufflepuffa puan verip devam etti “Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur. Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim." Liz resme bakıp gülmeye başladı.Lolipoplu bir cin!Bu jelibonlu bir zebaniyle eşdeğer komiklikteydi. Profesör ihtiyatla masanın altından bir kafes dolusu pixie çıkardı.Silencio büyüsüyle onları susturup dersi sürdürdü: "Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız Geniş bir gülümseme yayıldı Profesörün suratında.Bunu görünce Liz de kendine engel olamadı. Çevresine göz gezdirdi.En başı boş gezinen cinleri bulup dikkatsiz zamanlarını buluyordu.Kurbanları birer cin olsa da kurban durumundaydılar.Ve Liz'e göre cinin direk karşısına çıkıp büyüyü yapmak saçmaklıktı.Fazla basitti,sessizce ve sabırla yaklaşmak en iyisiydi... Cinlerden birine arkadan yaklaşıp ensesinden yakaladı ve hızla Petrificus Totalus'' dedi.Şimdi bir yığın donmuş cini vardı.Hepsini kafese tıkıp pis pis gülümsedi arkalarından. Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.” dedi profesör cin toplama işi bitince. "Ah,harika.Böcürtler!"dedi isteksizce.Onlar hakkında bilgisi vardı zaten,kitap okumayı seven bir veletti. Toparlanıp memnuniyetsizce sınıfı terketti. Güzel bir dersti ama lanet öğrenmenin daha enteresan olduğu fikrindeydi... | |
| | | Dany Valerie Black Ravenclaw VI. Sınıf
Mesaj Sayısı : 30 Kayıt tarihi : 10/08/08 Rp Partneri : Yok--- Rp Yaşı : 11 Gerçek İsmi : Berker xD Ruh Hali :
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Paz 31 Ağus. 2008, 20:00 | |
| Uçuş Dersi'nin sayesinde kazandığı pozitif yükleri güçlendirmek üzere göl kenarına giden Yancy, orada kimseyi bulamayınca büyük bir hüsranla sırt çantasını yere attı ve bir süre sonra kendisi de çantasının düştüğü yere uzandı. Göl, her zamanki ihtişamını koruyordu ve bahçede ondan daha güzel bir şeyin olmasını engelliyordu. Bu güzel manzaranın eşliğinde meyankökü şekeri yemek harika olurdu. Bu yüzden Yancy hemen çantasına uzandı ve her zaman biraz meyankökü şekeri tıkıştırdığı gözden bir tane meyankökü şekeri çıkardı. Her zamanki gibi lezzetli görünüyordu meyankökü şekeri.
Ben, meyankökü şekeri yemeyi çok seviyordu. Meyankökü şekerine de kuzeni Daniel sayesinde alışmıştı. Meyankökünün eşsiz lezzeti olduğunu söyleyen kuzeni Daniel, yine yanılmamıştı. Yancy şimdi ona minnettarlık duyuyordu. Çünkü böyle şahane bir şeye onu alıştırmış olması harikaydı. Ancak bazen kahvaltı etmeyip şeker yemesine de Danny neden oluştu. Çünkü o da genelde hep öyle yapardı ve Benjamin de bir zamanlar o ne yapsa aynısını yapardı, o ne istese aynısını isterdi. Hatta bazı özellikleri de bu yüzden çok benziyordu belki de.
Yancy meyankökünden bir parça ısırdıktan sonra onu yavaş yavaş ve sindirerek çiğnerken, aynı zamanda göle de daha dikkatli bakmaya başladı. Yancy göle dikkatle baktığında gölün dibinde uğurlu bilekliğini gördü. Oraya nasıl da gitmişti ki? Belki de Ana, Kate ve Justin ile yüzerlerken bileğinden çıkmıştı ve gölün dibini boylamıştı. Yancy'nin onu rahatlıkla görebilmesinin nedeni de bilekliğin sihirli olmasıydı. Arada sırada içindeki sihri belli etmek istercesine parlıyordu ve etrafına inanılmaz derecede ışık saçıyordu. Aşırı ışık saçtığı için Yancy onu cüppesinin altına saklardı hep. Ama gölde yüzeceği için cüppesini çıkardığında bilekliğinin korumada olmadığını farketmemiş olmalıydı ki bileklik gölün dibini boylamıştı.
Hızla ayağa kalkan Benjamin, asasını da aynı hızla çekerek
"Accio Uğurlu Bileklik!"
diye haykırdı. Bilekliği anında gölden çıkıp Ben'in eline geldi. Ben hemen onu bileğine taktı ve yine cüppesinin altına saklayarak hoşnut bir biçimde gülümsedi. Artık huzurlu bir biçimde yatmasına hiçbir engel yoktu. Bu yüzden yine eski pozisyonuna dönerek çimlere uzandı Ben. Gölü izlemeye devam etti. Çünkü göl ona inanılmaz derecede huzur veriyordu. Ancak mutlaka bir şeyler Yancy'nin huzurunu bozuyordu. Örneğin Cin Perileri!
Yancy'nin başında yine bir cin peri vızırdıyordu. Yancy onlardan nefret ediyordu. Ama henüz onlara karşı savunmayı öğrenmedikleri için asla birini öldürmeden kurtulamıyordu. Yancy bu sefer yanında bir kürek olmadığı için yerde duran çantasını aldı ve hızla cin priye vurdu. Yİne isabet ettirmişti. Quidditch'te bir kovalayıcı da ola hiç de fena oynamazdı belki de. Çünkü ikinci kez vızır vızır konuşan ve hızla uçan bir cin periyi ıskalamadan başından fırlatmıştı. Bir Bludger'ı da aynı kolaylıkla başından savabilirdi elbette.
Yancy umutsuz bir biçimde göle doğru fırlatmış olduğu cin perinin arkasından baktı ve somurtarak
"Bir daha bana bulaşmayın sizi sümsükuslar!"
diye bağırdı. Hemen ardından saatine bakmayı akıl etti ve saatine bakar bakmaz yerinden sıçrayarak bağırdı. Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersine geç kalacaktı biraz daha oyalanırsa. Bu yüzden hızla çantasını sırtına attı ve koşarak Hogwarts koridorlarına gitti. KSKS dersliğini hemen bulmalıydı. Aklına uçuş dersliğine giderken kuzeni Daniel'ı gördüğü yer geldi hemen. Derslik orasıydı işte. Yancy hemen sürekli yer değiştiren merdivenlere yöneldi. Bu şekilde dersliğe gidebilirdi.
Hızla merdivenlerden birine atlamış olan Yancy soluk soluğa merivenin yer değiştirmesini bekledi ve hemen ardından istediği yere ulaşınca yine merdiven değiştirerek dersliğin kapısına doğru ilerledi. Derslikten içeri en son Gryffindor'daki Jessica'nın girdiğini farketti ve hemen onun arkasından dersliğe girdi. Kuzeni Daniel çoktan dersliğe gelmişti. Yancy ona başıyla selam verdikten sonra kuzeni Danny ona göz kırptı ve Yancy bunun ardından gülümseyerek öteki kuzenlerinden biri olan ve çok sevdiği kuzeni olan Amy'nin yanına geçti. Ona da gülümseyerek
"Merhaba Amy. Yabancı birinin yanına oturmayayım dedim."
dedi. Sonra da Daniel'ın mutlu ve enerjik halini görünce Amy'ye sinsice sııtıp bakarken
"Ginny ile evlenmek ona yaramış gibi. Gerçi Daniel zaten hep olur olmadık yerde gülüp dururdu. Ama bu gülümseme daha farklı. Evet evet, Ginny ile evlenmelerinin ardından bu kadar değişti, yüzde yüz eminim."
dedi. Sonra kendini dedikodu yapıyormuş gibi hissederek sustu ve gülümsemeye devam etti. Bir süre sonra sınıf tamamen dolunca Kuzeni Daniel sınıfı iyice inceledikten sonra gülümseyerek tatlı bir ses tonuyla
"Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black.”
diyerek derse başladı. Yancy'de ona odaklanmış bir biçimde gülümsüyordu. Bir yandan da içinden
"Adama bak be! Bir Lord oldu diye her türlü istediği mesleği kapıyor! Görürsün sen! Yedi yıl sonra elindeki her şeyi kapacağım! Neyse!"
diye geçiriyordu. Ne de olsa o bir Slytherinli'ydi ve bazen de olsa içinden kötü şeyler geçirmesi çok doğaldı. Ancak yine de Daniel'ı çok seviyordu. O Yancy için gerçek bir idoldü. Yancy bir süre sonra dikkatini tekrar toplayarak Danny'yi dinlemeye başladı. Kuzeni bir süre sonra tahtaya dönerek adını yazdı. Yazısı çok güzeldi. Bu Yancy'nin dikkatini çekmişti. Ancak bir süre sonra Daniel
"Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”
diyince yerinden sıçradı ve sessiz bir şekilde
"Aman Tanrım! Derdime çare bulacağım bugün galiba."
dedi. Sonra yine Daniel'ın tahtaya 'Cin Perileri (Pixie)' yazmasını izledi. Bir süre sonra Daniel dolabından bir resim çıakrdı ve onu tahtaya astı. Yancy gülmeden edemedi çünkü tahtaya astığı resimde bir cin peri vardı ve lolipop yiyordu. Ayrıca kanatları da vardı. Resim gerçekten komikti. Yancy'nin merağı Daniel'ın
“Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?”
sorusuyla daha da çok arttı. Keşke bilseydi bunu Ben, belki binasına puan kazandırırdı. Ama zaten bu imkansızdı çünkü yanında oturan kuzeni Amy hızla parmağını kaldırdı ve Danny'nin ona söz hakkı vermesiyle de
“Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur."
diye cevap verdi. Daniel başını olumlu anlamda sallayıp
“Hıhı doğru cevap. Binana artı beş puan, oturabilirsin.”
dedi. Yancy bunun ardından Hufflepuff' beş puanın gitmesiyle somurtarak asasını çıkarttı ve çevirmeye başladı. Zaten ona az sonra büyük ihtimalle ihtiyacı olacaktı. Yancy somurtkan bir biçimde kuzeni Dan'i dinlemeye devam ederken Danny
“Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur."
diyerek anlatmaya başladı Cin Perileri. Sonra bir süre duraksadı ve resmi işaret ederek
“Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim."
dedi. onra derin bir nefes aldı ve tekrar sınıfına döndü. Yancy'nin dikkatini Daniel'ın parmağındaki yüzük çekti. Sanki bir kalbin yarısı gibiydi. Yancy bunun ardından sinsice sırıttı ve Daniel'ın dediklerine odaklandı yine.
“Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “
Daniel bir an duraksadıktan sonra aniden irkildi ve
“Ayrıca doğurarak yavrularlar.”
diyerek ekledi. Yancy bunun ardından kıs kıs gülmeye başladı. Ancak Amy'nin dürtmesiyle kendine hakim olarak derse döndü. Daniel masasının altından bir kafes çıkardı. Yancy kafesin içindeki aşırı fazla olan cin perilerini görünce ister istemez irkildi ve tiksintiyle onlara baktı. İğrenç bir sesleri vardı, sesleri de tıpkı kendileri gibi iğrençti. Zaten Danny de bundan rahatsız olmalıydı ki asasını çekerek
“Silencio!”
diye bağırdı. Hemen ardından cin periler sustu. Yancy kulaklarına bir rahatlamanın yerleşmesinin ardından sınıfa bakarak
“Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.”
diyen Daniel'ın sinsice sırıtmasına sinsice sırıtarak karşılık verdi. Daniel sessizlik büyüsünün etkisini bitirdikten hemen sonra kafesten bir cinperi çıkardı ve sonra
“Petrificus Totalus!”
dedi. Cin peri anında dondu. Bunun ardından Danny onu ayrı bir kafese tıktı. Sonra yine öğrencilerine dönüp
“Hadi bakalım, sizi de görelim.”
dedi ve kafesin kapağını açarak öğrencilerini cin perilerle başbaşa bıraktı. Kendisi sandalyesine oturup onları izlemeye başladı. Yancy bunun ardından hemen asasını sıkıca kavradı ve Cin perilee doğrultarak
"Petrificus Totalus!"
diye haykırdı. Böyle böyle bir kaç tane daha cin peri hakladıktan sonra onları ayrı kafese tıktı Yancy de. Bir süre sonra Danny hala başıboş uçmakta olan cin perileri de dondurdu ve kafese tıktı. Sonra hoşnut bir biçimde sınıfına dönerek
“Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım, haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.”
dedi. Yancy bunun ardından hızla toplandı ve homurdanarak çantasını sırtına attı. Homurdanmasının nedeni ilk günden ödev verilmesiydi. Ancak ödevler onun için çocuk oyuncağıydı. Çünkü Yancy zeki ve çalıkan bir öğrenciydi. Yine de biraz daha çalışmaya ihtiyacı vardı. Amy kadar hızlı parmak kaldırmalı ve doğru evap vermeliydi. Çünkü böylece binasına puan kazandırırdı.
Daniel herkese iyi günler dileyip sınıftan çıkınca Yancy ona yetişebilmek için hızla Amy'ye
"İyi günler Amy. Sonra görüşürüz!"
dedikten sonra Daniel'ın arkasından koşturarak sınıftan çıktı. Ona bazı sorular sormak istiyordu. Yeni hayatı ile ilgili ve tabi ki bina içinde yapacakları şeylerle ilgili. | |
| | | Matt.C.Strong Ravenclaw VI. Sınıf
Mesaj Sayısı : 317 Kayıt tarihi : 27/08/08 Rp Partneri : Platonik:P Rp Yaşı : 11 Gerçek İsmi : Selün:F Ruh Hali :
Bilgilerim Rp Puanı: (100/100) Tarafı:
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Paz 31 Ağus. 2008, 22:54 | |
| Elinde kitaplarıyla sınıfta buldu kendini.İlk gelenlerden olsa gerek sınıfta çok az kişi vardı. Liz görünce gülümsedi,eski dostuydu onun.Yanında yerini aldı. Liz heyecanlı görünüyordu. Tam konuşacakken profesör derse başladı: Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black."Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”
Cin perileri o kadar kötü bir konu değildi. Liz'in surat asma nedenini anlamadı ama fazla takılmadı.Dinlemesi gereken bir ders vardı! “Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?” Bulgaristan?Brezilya?Polonya? Tanımadığı bir kız parmak kaldırıp soruyu cevapladı. “Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur." Cornwall mı?Aklına bile gelmemişti. "Moron" diye mırıldandı Liz yanında masasına sinip. "Ben cevaplamalıydım onu..!" "Boşver dostum,bir dahakine..." dedi Matt elini Liz'in omzuna atıp.Profesörün sesiyle yeniden derse odaklandı “Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur." "Eminim benimkilerden yakalasalar pişman olurlardı" diye geçirdi içinden.Bir resim çıkarıp sınıfa gösterdi Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim." Katıla katıla gülmeye başladı resme.Resimde çok sevimli gözüküyorlardı,daha önce gördüklerine hiç benzemiyordu. “Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “
Onlardan birini duymuştu ama anlamı olduğunu ilk kez öğreniyordu. “Ayrıca doğurarak yavrularlar.” Liz'i dürtüp gülmeye başladı. Liz de gülüyordu ama sonra ciddi olması gerektiğini düşünüpkendini engelledi.Profesör masanın altına uzanıp bir kafes dolusu pixie çıkardı.Yaratıklar çırpınıp salak salak bağırışıyorlardı. Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.”
dedi profesör ardından kafesin kapağını açtı. Matt ayağa kalkıp sandalyesini geri itti. Herkes kendi başının çaresine bakıyordu. Matt elindeki asayı kımıldatıp üstüne gelen cine Petrificus Totalus!" diye haykırdı.Cin olduğu yerde donunca iğrenç yaratığı eline alıp kafese tıktı. 5.cinden sonra profesörün olduğu yöne baktı “Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım, haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.”
Ödev... Kitaplarını toplayıp araştırma yapmak için kütüphanenin yolunu tuttu.
| |
| | | Silmarwen Tinehtele Mugglesınız/Lütfen Kendinize Bir Bina Veya Meslek Seçiniz
Mesaj Sayısı : 20 Kayıt tarihi : 21/08/08 Rp Yaşı : Daha yoq Gerçek İsmi : Öss den nefret ediyorummmm
Bilgilerim Rp Puanı: (0/0) Tarafı:
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Paz 31 Ağus. 2008, 23:15 | |
| Sill Uçuş dersinden sonra buraya gelmeyi hiç istemiyordu. Yeniden kapalı bir ortama girmek onu biraz sıkıyordu ama aklına öğreneceği büyüleri getirince içinde bir istek duyuyordu.
Dersliğe varınca Hemen kendini boş bir yere attı asasını çıkarıp sıranın üstüne koydu. Aynı Uçuş Dersindeki gibi heyacanlanmıştı. Profu beklerken biraz sıkılmıştı
Sonra ilerden bir ses duyducak
"Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black.”
Profun hoş bir tipi vardı zırvalıkları geçip hemen büyü öğretmeye başlıyacak gibi görünüyordu
"Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”
Sill kendi Kendine "Pfff zırvalık yapacakmış" dedi ve oturarak uyuklamaya başladı bu onun en başarılı olduğu şeylerden biriydi
Uyuklarken bir ara Profun elinde şeker tutan mavi bir şeyin resmini gördü. Biraz gülümsedi "Galiba bu bir Cinperi" dedi kendi kendine sonra uyuklamaya devam etti
Profun Bir kafesin kapısını açtığını gördü işte o zaman profun zıvalıklardan bahsetmediğini anladı hemen doğruldu o mavi yaratıklar üstüne geliyordu bazı çocuklar büyü yapıyordu ama onların ne dediğini anlamıyordu. Üstüne 2 tane gelince köşeye sıkıştı. "Salak Sill ne olurdu dersi dinleseydin" en sonunda yanında bir kızın “Petrificus Totalus!” dediğini duydu hemen elini asaına attı ama yerinde yoktu onu sırada unutmuştu sıraya koşmaya çalıştı ama ona ulaşamazıdı . En sonunda Profun sesini duydu Başındaki cin perileri dondurmuştu içine bir rahatlık çökmüştü. Gidip asaına sarıldı onu Kimseye çaktırmadan öpmeye başladı.
Bundan sonra profu dinlemeye başladı “Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım, haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.” Hemen eşyalarını toplayıp ortak salonu gitmeye koyuldu. Bir yandan paniklemiş bir yandan eğlenci bir ders yaşamıştı. Kendi Kendine "Keşke her gün böylü olsa " dedi | |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Ptsi 01 Eyl. 2008, 13:42 | |
| Ana koşarak sınıfa girdi. Sınıfın için kalabalıktı. Etrafa baktı Profesör Black'de oradaydı. Hemen kendine arkalardan bir yer seçti. Bu derse pek katılmak istemiyordu. Çünkü zaten geçikmişti. Birde katılarak dikkat çekemezdi. Profesör;
"Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.” açıkladı. Ana cin perileri okumuştu. Hiç sevmezdi. Onların küçük oyuncu canlalar olduklarını ve hiç bir işe yaramadıklarını düşünürlerdi. Birden ön sıralardan Amy ayağa kalktı ve;
“Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur." dedi. Ana içinden;
"Küçük dahi işte. Amy'nin aslında Ravenclaw'da olması gerekirdi." diye geçirdi. Profesör;
“Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur." diye açıklamasını bitirince bir kafesten cin periyi çıkarttı. Asasını ona doğrulttu ve;
"Petrificus Totalus!" diye haykırdı. Cün peri birden olduğu yerde kaldı. Ana içinden;
"Acaba çok zor bir büyü mü? Umarım bizimde yapmamıza izin verir. " dedi. Sonra birden ilerideki masada Amy'nin yanında oturan Yancy'i gördü. Birden hiç olmadığı kadar bozuldu. Derse geç kalmış olabilirdi. Ama Yancy'nin hemen başka bir kızın yanına oturmasını hiç beklemiyordu. Sinirden Profesör'ün dediği hiç bir şeyi duymadı. Sonunda bir cin peri başının üzerinden geçince ne yapacaklarını anladı. Hemen asasını çıkarttı. Cin periyi Yancy ve Amy olarak düşündü ve ;
"Petrificus Totalus!" diye haykırdı. Ama o kadar kızgındıki büyüyü doğru düzgün yapamıyordu. Sonunda Profesör oturmalarını söylediğinde Ana bir tane bile cin peri vuramamıştı. Profesör ödevlerini söyleyip sınıftan çıkınca Ana'da kimseyi beklemeden koşarak sınıftan çıktı. |
| | | Adaliné Rachael Black Mugglesınız/Lütfen Kendinize Bir Bina Veya Meslek Seçiniz
Mesaj Sayısı : 83 Kayıt tarihi : 12/08/08 Rp Partneri : sana ne* Rp Yaşı : tarafsız^^ Gerçek İsmi : Saçları. Güneşte parlarlar çünkü. Ayrıca Adely olarak popüler.*-* Ruh Hali :
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Ptsi 01 Eyl. 2008, 15:37 | |
| Hogwarts Bahçesi
Mil'in o gün uçuştan sonra Karanlık santalara karşı savunma dersi vardı sonra eski yazılar bugün yorucu olacağa benziyordu.Uçuştan sonra hemen yavaş adımlarla ksks ye gitti .Ksks dersi eğelnceli olur umarım diye düşündü yoksa hiç çekilmezdi.Hogwartsın yamyail parlayan çimlerinden soğuk okula gitmek hiç içinden gelmiyordu ama gitmek zorundaydı bu dersi kaçırması olmazdı zaten profesörü de kuzeniydi gitmezse kesinlikle neden gelmedin diye sorardı .Ağır adımlarla yürümeye devam etti herkes koşarak gidiyordu onları hiç takmadı Mil kendi tek başına yavaş yavaş -uyuz uyuz- yürümeye devam en sonunda bahçesden hogwartsa varmıştı içeri girmişiti.
Koridorlar
Koridora vardığında orayı çok kalabalık buldu çünkü bir Slyterinli bir Gryffindor a uğursuzluk büyüsü yapmıştı .Herkes yerde yatan Gryffindor' un başına toplanmıştı.Bu durum Mil 'in huzurunu bozmuştu çünkü acıyormuş gibi ona bakıyorlardı .Herkesin kendi işin ebakması gerekiyordu.Sonra kalablığı aşarak uzakalaştı ve duvardaki bir potre gözüne çarptı.Potredeki kişi -artık kimse- herkesi toplamış parti veriyordu .Potresindeki bütün şarapları içiyorlardı.Bunu görünce Mil gülmeye başladı ona çok komik gelmişti bu sonra potredeki biri
"Ne gülüyorsun çocuk komik bir şey mi var "dedi.
"Neden mi gülüyorum ?Size gülüyorum tabiki de şu halinizi görmüyor musunuz "dedi.Ve gülerek uzaklaştı.Yürüken arkadan potrenin
"Sakın bir daha seni buradan geçerken görmeyeyim saygısız..." diye bağırdığı duydu aldırmadan yoluna devam etti.Sonra kolunu sıbayıp saatine baktı derse 2-3 dakika vardı.Adımlarını hızlandırdı ve yoluna devam etti.Sonra merdivenlere vardı. Koşar adımla değişen merdivenleri değişmeden aşması gereeiyordu o yüzden kendine bir şeyler söleyen potrelere hiç aldırmadan yürüdü.sonuda orayda geçmişit merdivenler değişrmeden. Sonra Ksks derliğinin olduğu koridora geldi .Ve hemen koşarak ksks sınıfına gitti. Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Dersi Profesör daha gelmemişti kendine ora sıralardan bir yere bularak oturdu.Tam o yernie oturduğu anda Profesör Daniel Jakob Black'i masasında oturmuş gelenlere bakarken gördü.Birkeç kişi daha geldi ve derse başladı.
“Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black.” dedi. Tahtaya adını yazdı ; sonra geri onlara döndü.
“Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.” dedi ve tahataya yazdı.Sonra dolabındankendisinin çizdiği her halinden belli olan kanatlı ,elinde lolipop olan bir cinperi resmi çıkardı ; tahtaya astı.Bunu gören herkes kıkırdamya başladı .Mil bunun saygısızlık olacağını düşündüğünden gülmemeye çalıştı amam pek de başarılı olduğu söylenemezdi.Bunu farkedince hemen elini ağzıyla kapatmaya çalıştı gülümsemesini gizlemek için.Sonra öğrencilere doğru döndü ve
"Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?”
Ön sıralardan Mil'in önce yüzünü göremediği bir kız ayağa kalktı ve
"Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur."dedi bunu duyan öğrenciler kendi araarında uğultu çıkarmaya başladılar .Sonra Mil kızın yüzünü otururken gördü.Bu onun kuzeni profesöründe kardeşi olan Amyydi.Ve Hufflepufftandı oda.
“Hıhı doğru cevap. Binana artı beş puan, oturabilirsin.”dedi .Mil bunu gülümseyerek karşıladı daha şimdiden artı beş puan kazanmışlardı bu yi bir başlangıçtı.
"Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur ,tahtayı işaret etti ..[b].Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim.Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. Ayrıca doğurarak yavrularlar, dedi arada duraksayarak.Sonra masasının altından içinde tahtadaki resme benzeyen birşeyler olan bir kafes çıkardı bu şey cinperileri olmalıydılar.Çok iğrenç bir ses çıkarıyorlardı.Sonra asasını olanlara yönelterek
"Silencio"dedi yüksek sesle bağırarak.Bir büyüden sonra cin perileri susmuştu.
“Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.”sonra birini serbest bırakarak
“Petrificus Totalus!”diye haykırdı.Cin perisi donmuştu.
“Hadi bakalım, sizi de görelim.”dedi ve hepsini serbest bıraktı .Cin perileri Mil saçını kulağını çekişitriyorlardı .Sonra etrafına baktığında sadece kendisininkini çekişitirmediklerini gördü.Herkes onlardan kurtulmaya çaılışyor ve onlara asısını yönelterek onları dondurmaya çalışıyordu hatta birkaç kişi yapmıştı bile bunu.Onları gören mil de hiç boş durur mu hemen oda asasını saçını çekişitiren birine doğrultup
"Petrificus Totalus "diye hayrıkırdı cin perisi donmuştu bunu gördüğünde yüzüne bir gülümseme yayıldı.Sonra eline alıp cini kafese tıktı.Sonra Profesör
“Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.”Mil bunu duyduğuna pek de sevindiği söylenemezdi ama sonuçta ödevdi yapması gerekirdi.Sonra Profesör herkese "İyi günler"dedi ve sınıftan çıktı.
Sonra herkes gibi oda tolanıp hızlıca sınıftan çıkıp potrelere baka baka kütüphaneye gitti.Bir sonraki ders için bir kaç saat vardı . Bu zamanı güze kullanmak istiyordu...
En son Miley Rachel A. Black tarafından Ptsi 01 Eyl. 2008, 17:43 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Elisha Kelly Evans Mugglesınız/Lütfen Kendinize Bir Bina Veya Meslek Seçiniz
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 22/07/08 Rp Yaşı : Tarafsız Gerçek İsmi : Zeki|Neşeli
Bilgilerim Rp Puanı: (0/0) Tarafı:
| Konu: Geri: I. Sınıflara I. Ders Ptsi 01 Eyl. 2008, 17:38 | |
| Elisha koridorlarda dolaşıyordu.Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersine girecekti ve dersin başlamasına uzun bir süre vardı.İlk baş bahçeye çıkıp dolaşmaya karar verse de sonradan fikrini değiştirip koridorlarda gezmeye ve okulu incelemeye karar verdi.Okula geldiğinden beri Hogwsrts'ı fazla inceleyememişti.
Koridorlarda gezerken dikkatini en çok tablolar çekmişti.Hepsi çok konuşkan ve birazda gıcıktı.Süreklibirilerine kızan tablolar vardı.Öğrenciler onlara aldırmamaya çalışıyordu ama tablolar hiç durmadan birilerina laf atıyordu.Elisha gülümseyerek tabloları izlemeye başladı. Elisha'nın güldüğünü gören bir tablo; "Hey sen ne gülüyorsun?" demişti.Elisha gülmeye devam ederek; "Size gülüyorum." dedi ve tabloya dil çıkarıp yanından uzaklaştı.tablo arkasından bağırıyordu.Elisha arkasını dönüp bir kere daha dil çıkardıktan sonra dersliğe doğru ilerlemeye başladı.ınıfa varana kadar zaman gelmiş olurdu ve erken gitmenin de bir zararı olmazdı.
Sınıfa geldiğinde bir kaç öğrencinin sınıfta olduğunu görmüştü.Elisha içinden; "Bir tek erkenci ben değilmişim." diye geçirdi ve önlerden bir sıraya oturdu. Bir süre sonra öğrencilerin tammaı gelmişti.Profesör sınıfı inceledikten sonra; “Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Daniel Jacob Black.” deyip tahtaya adını yazmıştı.Profesörün çok güzel bir yazısı vardı.Elisha yazıyı bir süre inceledi ve sonra profesörü dinlemeey devam etti. “Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.” dedi ve tahtaya "Cin Perileri (Pixie)" yazdı.Elisha çantasından parşömenini çıkarak tahtada yazanları not etti ve profesörün ders hakkında bilgi vermesini beklemeye başladı.Profesör bu sırada bir resim çıkarıp tahtaya astı.Bu cin perilerinin resmi olmalıydı.Çok komik yaratıklardı.Profesör resmi astıktan sonra bir soru sordu.Elisha daha elini kaldırama kadar bir kız cevap vermişti.Elisha kıza sinirlenmi bir ifadeyle batı ve sonra profesöre dönüp onu dinlemeye devam etti. “Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur." dedi ve resmi işaret ederek; “Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim." dedi.Elisha gülümseyerek resme baktı.Çizim hiçte fena değildi.Profesörün bu konuda yetenekli olduğu belliydi.Profesör; “Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “ dedi ve bir süre duraksayıp birden; “Ayrıca doğurarak yavrularlar.” dedi.Elisha'nın bu komiğine gitmişti. Profesör masasının altında bir kafes çıkardı.İçinde cin perileri vardı ve çok iğrenç bir ses çıkarıyorlardı.Elisha elleriyle kulaklarını kapatıp cin perilerini izlmeey başladı.Profesörde bu sesten iğrenmiş olmalı ki ; “Silencio!” diye bağırarak perilerin sesini kesmişti.Elisha sesin kesilmesiyle ellerini çekerek derin bir nefes almıştı.Hafif bir sesle; "O nasıl bir sesti öyle." dedi ve güldü.Profesöre sınıfa doğru dönerek; [i]“Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.”Dedi ve sinsice gülümsedi. Elisha bu gülümsem ile bir şeyler olacağını anlamıştı.Profesör susturma büyüsünü bozarak kafesten bir peri çıkarttı ve“Petrificus Totalus!”dedi. Cin peri donunca onu ayrı bir kafese tıktı. Elisha büyünün kolay olduğunu tahmin ediyordu ama perilerin sesleri çok kötüydü.Profesör tekrar sınıfa dönerek“Hadi bakalım, sizi de görelim.”Dedi ve cin perilerin bulunduğu kafesin kapağını açtı. Elisha asasını hemen eline alıp önüne gelen cin perisine “Petrificus Totalus!”diye haykırdı.Cin perisi büyünün etkisiyle donmuştu.Elisha oeriyi bir kafese koyup diğerlerini dondurmaya başladı.
Bir süre sonra profesör oturmalarını söyleyip kalan bir kaç cin perisinide dondurduktan sonra;“Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.”Dedi.Elisha bu sözle ödevi not edip toparlanmaya başladı.Profesör; "İyi Günler." deyip sınıftan çıktıktan sonra Elisha sınıfa göz ttıktan sonra sınıftan çıktı. | |
| | | | I. Sınıflara I. Ders | |
|
Similar topics | |
|
Similar topics | |
| |
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|