Matt düşünceli düşünceli bellediğği bu koridorları yeniden geçti.Knedini bilmez tablolar her zamanki gibi gelen laf atıyorlardı.Matt'i görünce konuşmaya başladılar
"Hey küçüğüm nereye?"
"Biri ters tarafından kalkmış bugün..."
Matt hiçbirine aldırmadan başını eğip adımlarını hızlandırdı.Tablolarla konuşup derse geç kalmak istediği son şeydi.Huzursuzca karamsar koridora sessizce aştı.
"İşleri güçleri boş boş konuşmak zaten.." diye homurdandı.
Koridorun sonunda bir grup Slytherinli Gryffindorlu bir çocuğa bulaşıyordu.Yanlarından geçip gitmeyi ve görmemiş gibi davranmayı isterdi onun yerine uzaktan Slytherinli grubu gözledi.Arada tanıdık yüzler gördü,bunlardan biri de Liz'di.Bu darmaduman olmuş moralini daha da beter hale getirdi.Kolunun altındaki kitapları sabitleyip Gryffindorlu çocuğa acıdı ve onun yerinde olmadığına şükretti.
Sınıfa girip çevreye göz attı. İlk gelen kendisiydi,sınıf bomboştu.Güneşin önünden bulut çekilmiş olmalıydı,sınıf birden aydınlandı.
Masalar güneşten parladığında,Matt sınıfın asıl halini farketti.Tozlu masalr birden yeni gibi olmuştu.
Kendine köşede bir yerde bir masa seçip oturdu ve sınıfa gelen öğrencilerin dikkatini çekmemek için kütüphaneden aldığı "Karanlık Hayvanlar&Eşyalar" kitabını okumaya başladı.
Kitabın tozlu sayfasını çevirip 23.sayfasını okumaya başladığı sırada profesörün sesini duydu.
"Günaydın herkese "
Kitabı çantasına atıp sıkıntıyla dersi dinlemeye hazırlandı.
"Evet biraz geç kaldığım için izin verirseniz hemen derse geçmek istiyorum vakit kaybetmeden .
Evet bugünkü konumuz ^^Yazı^^ hakkında bundan bahsetmeden eski yazılara geçemeyiz bu yüzden bugün bunu işleyeceğiz.
Yazı kısaca söylenen sözcüklerin kayda geçirilmesi yöntemidir. Yazı ilk olarak kim tarafından kullanılmış söylemek isteyen var mı?
Sümerliler... dedi Matt fısıltıyla. Yine de bunu sınıf içinde söylemek istemiyordu,huzursuzca yerinde kıpırdandı ve çenesini kapalı tuttu. Kısa bir süre sonra ortada oturan kız parmağını kaldırıp soruyu hatasız bir biçimde cevapladı
M.Ö. 5000 yıllarında Sümer rahipleri tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Yumuşak kil üzerine sivriltilmiş uçlu kamış parçaları ile şekiller çizilerek gerçekleştirilmiştir. Kullanılan kil tabletin kızgın fırınlarda pişirilmesi ile ise kalıcı yazı elde edilmiştir.
Kafasını çevirip kıza bile bakmadı,sadece önündeki parşömene birşeyler karaladı.
"Çok doğru...Sümerler tarafından kullanılmıştır. Binana artı 5 puan.Evet bunları neden not almıyorsunuz" dedi Profesör Weasley. Uyarmasına gerek yoktu,Matt herşeyi yazmıştı zaten.
"Yazının ilk kimler tarafından kullanıldığını öğrendik ama ne için kullanıldığını öğrenemedik ben söyleyim ilk yazı tapınak ve depolarda bulunan malları kaydetmek amacı ile kullanmıştı.
Ancak insanlar yazıyı birdenbire öğrenmediler. Önce mağara duvarlarına, kaya ve taşlara yaşadıkları olayları anlatan resimler yaptılar. Bu resimlere çok eski çağlardan kalma mağaralarda bugün bile rastlanmaktadır. Ancak bu resimler tam anlamıyla birer yazı niteliği taşımamaktaydı.
Hiyeroglifler... diye kendi kendine mırıldandı yine Matt. Şu mısırlıların kullandığı resimli yazılar... Matt bu yazıyı bir ara ezbere bilirdi.Babası Eski Yazıtlar konusunda uzmandı,ona ileride lazım olabileceğini söyleyip öğretmişti. Babasının sözü geldi aklına
"Bir şeyi okuyup bilememek başını derde sokabilir Matthew... Lanetli bir yere önündeki uyarıyı okumadan girdiğini düşünsene!
Yeni bilgiler öğrenmeye her zaman açık olan Matt Lambert Alfabesi ve hiyeroglifleri öğrenirken çektiği sıkıntıları hatırlayınca yüzünü buruşturdu
Profesör yanından geçince yeniden derse odaklandı
" Mısırlılar, bu resimlerle yazının her iki şeklini de genişletip basitleştirdiler. Böylece resimle yazı, binlerce yıl içinde değişe değişe yazıya döndü. Buna hiyeroglif yazısı denmektedir. Mısır hiyeroglifinde üç binden fazla işaret olduğu tespit edilmiştir
ve sadece 1000i kullanılır,daha çok mantık işidir... diye tamamladı Profesör Black'i kendi kendine.Ses tonunun alçaklığına önem vermişti,bildikleriyle dikkat çekmeyi istemezdi.Sınıfta,okulda,dışarıda iyi yada kötü dikkat çekmek istemiyordu asıl.Bu bela demekti.Sınıftaki herhangi bir Slytherin öğrencisi kendisine inek diye bulaşabilirdi ve gayet geçerli bir sebep olurdu.
Öğrenciler arası yargı bunu gerektirirdi,dikkat çekmemeyi.
Evet bugünlük bu kadarı yeter ödevinizi panoya asacağım gelir bakarsınız.
Buradan çıkıp yapacağı ilk iş bu olacaktı.Zil çaldığında profesör iyi günler dileyip sınıftan hızla ayrıldığında daha fazla sınıfta durma gereği duymadı.Masadaki sararmış parşömeni ve tüy kalemini çantasına fırlattı ve ödeve bakmak üzere sınıftan ayrıldı.