Gece İçkisi

Ellie Hogsmeade'in sessiz ve boş sokaklarında tek başına yürüyordu.Geceyi gündüz gibi aydınlatan dolunayı örten tek bir bulut bile yoktu gökyüzünde.Önündeki ilk açık dükkana attı kendini.Şöyle bir baktı etrafına gecenin geç saatine rağmen birkaç büyücü oturuyordu tozlu masalarda.Şaşırdı.Usulca ilerledi.Barın yüksek sandalyesine oturdu.

"Bakar mısınız?" diye seslendi birkaç adım ötedeki barmene ince sesiyle.

"Ne istersiniz küçük hanım?"

"Ateşviskisi lütfen." dedi adama sert bir bakış fırlatarak.Gerçekten o kadar küçük mü görünüyodu?Yoksa 18 yaşında olmak hala yeterli değil miydi?

Öğleden beri inatla ağrıyan başını iki elinin arasına aldı.Bir damla uykuya hasret kalmıştı adeta.Yorgunluktan bitkin düşmüş ince bedeni gençliğin verdiği güçle hala dimdik duruyordu.Barmenin önüne koyduğu bardağa uzandı hemen.Bir yudum aldı içkisinden.Viski boğazını yakmıştı.Alnına düşmüş sarı saçlarını geriye attarak parmağını bardağın kenarlarında gezdirdi.

Jonathan Elizabéth ile buluşacaktı.buluşma yeri ise domuz kafası idi. Buranın ismini ömrü boyunca sevmemişti ama buluşma için burayı uygun görmüştü.Domuz kafasının önüne geldi.üzerinde siyah bir cüppe vardı.kafasını hafifçe kaldırıp tabelaya baktı ve hiç sevmediği domuz resmini gördü.kafasını hızlıca aşağı indirdi ve içeri girdi.kapıyı hızlıca kapattı çok ses çıktığının farkındaydı.herkes ona bakıyordu ama o aldırmazlıktan geldi pelerinini artistik bir şekilde sallıyarak masaya oturdu.Elizabéth'e
- naber dedi. Ve barmene ateş viskisi istermiş gibi bir hareket yaptı...

Ellie korkunç bir gürültüyle birlikte arkasını döndü.Siyah cüppeli biri girmişti bara.Kim olduğunu algılayamadığı bu kişinin doğruca ona doğru gelmesi onu şaşırtmıştı.

"N'aber?" demesiyle kim olduğunu ancak anlayabilmişti.

"İyiyim demeyi çok isterdim" dedi içkisinden bir yudum daha alarak.Hala o korkunç baş ağrısı sürüyordu.

"Anlayacağın pek iyi değilim.Şu tarif edilemez baş ağrısının geçmesini bekliyorum umutsuzca işte.Eee sen nasılsın?" dedi yüzüne zoraki bir tebessüm yerleştirerek Jonathan'a dikti gözlerini.

-Sağol
Geçmiş Olsun Dedi.Ve
-Napıyorsun Sihir Bakanlığında
Diye Sordu...

"Napıyorsun Sihir Bakanlığında?"

"İşte bildiğin gibi.Her türden büyücüler, sıkıcı evraklar, yapılması gerekn şeyler."dedi yüzünü buruşturarak.

Bakışlarını Jonathan'dan ayırarak köşede oturan siyah kediye çevirdi.Öylesine derin bir uykuya dalmıştıki etrafında olan bitenleri hiç aldırmıyordu.

Jonathan Elizabéth'ın Baktığı Yöne Baktı ve Siyah Kediyi Gördü...
Jonathan Ateş Viskisinin Dibine Kadar İçti Ve Bir "Offfffffff" Çekti.

Kapının gıcırdamasıyla Lei anında dikkatleri üzerine çekti..Jonathanların yanına oturup garsona doğru:

~Merhaba Jill..Bana bir Kaymak birası

dedi.Sonra Jon'a dönüp:

~Eee..Jon..Duyduğum kadarıyla bakanlıktakilerle geziyormuşsun.Doğru mu?

dedi alaycı bir sesle.Jonathan'ın cevabını bekliyordu..

Out:Rpler enaz 5 satır uzunluğunda olmalıdır..

Jonathan Lei'ye Dönüp
Ewet Bakanlıktan Arkadaşlar İle Dolaşıyorum Bi Sorunmu Var Die Sordu Jonathan Lionun Cevabını Bekliyordu...
Jonathan Elizabéth Döndü ve''İyi Misin Elizabéth'' Diye Sordu...
Jonathan Elizabéth İçin Endişelenmişti...
Elizabéth Konuşmuyordu Siyah Kediye Bakıp Kalmıştı...

"İyi Misin Elizabéth'' sesiyle kendine geldi Ellie.Yine başka dünyalara gitmişti anlaşılan

"Ah.Elbette sadece biraz dalmışım" dedi yumuşak bir ses tonuyla.Kızarmış gözlerini ovuşturdu.Rahatlamak umuduyla viskiden birkaç yudum aldı.Birkaç saniye sonra Jon'un yanındaki cadıyı farketti.Kimbilir ne zamandır ordaydı.

"Merhaba.Tanışıyor muyuz?" dedi gözlerini kısarak.Hiçte yabancı gelmeyen bu cadıyı nerden tanıdığını hatırlamaya çalışıyordu.

Jon'un:

~Evet Bakanlıktan Arkadaşlar İle Dolaşıyorum Bi Sorunmu Var?

diye sormuştu..Lei bu cevabı beklediği için:

~Tabbikide var...

dedikten sonra Jon'un yüzüne doğru Gelecek Postası'nı fırlatırmışçasına attı.Jon yakalayıp sessizce okumaya başlamıştı:

Sihir Bakanlığından Büyük Şok
Bakanlık düm sihir camiasındaki herkesin cadılar bayramını kutlarken;yeni çıkan kanunu herkese bildirdi.Sihir Bakanımız:

~Cadılar Bayramından sonra bakanlıktaki kişilerle hiçbir dükkan sahibi konuşamaz!Bakanlık çok önemli bir projeye çalışıyor ve bu yüzden bakanlıktaki herhangi bir kişi dükkan sahipleriyle konuşursa;ikiside Azkaban'a atılacaktır!

Jon bunu görünce şoka uğradı.Lei ye baktı.Lei:

~Ben bir şey yapmadım

dercesine baktıktan sonra gülmüştü.Jon şimdi ne yapıcaktı?