Ortak 2.Ders

James gene sabahın köründe mıymıntılı bir halde uyandı. Hiçbir zaman erken kalkmayı sevmiyordu, babasının dediği gibi "Uykuculuk Strongların kanında var"dı.Esneyerek uyandı ve yataktan uçarcasına kalkıp giyinme merasimine geçti.Örnek gömleklerinden birini kaptı genelde giydiği yeleği sırtına geçirdi. Altındaki koyu renk kotla hep uyumlu olduğunu düşünürdü. Ve sıradan James sıradan gününe hazırdı yine! Ne zaman gömlekten kurtulup tişört giymeye başlayacağını merak ediyordu. En son tişört giymeyi 6.sınıfta mı ne bırakmıştı!
James yatağın altına eğilip devasa kaseyi çıkardı. Kase Jems'in kafasının 2-3 katı bir kase çıkardı.Üstü folyoyla kapanmıştı,yatağın altındaki tozlardan korumak amaçlı bir muggle yöntemi denemişti. Eski kafalık ve muggle aşığı bir adam olarak bunun gayet yararlı bir icat olduğunu düşünüyordu. Söylenişi bile güzeldi: Folyo! Kasenin içi kısır doluydu, geçen derste söz verdiği gibi kısır götürüyordu. Biraz da kaymakbirası götürmek isterdi ama çocuklara içki içirmenin uygun olacağını sanmıyordu. Kaseyi ve kaşıkları alıp derse gitmek için yola çıktı

---

Gençlik, günaydın!
Elinde kaseyle Quidditch sahasında bekleyen öğrencilerin yanına ilerledi yüzünde embesil bir gülümsemeyle. Ağzı kapalı kaseyi en yakındaki öğrenciye fırlattı. Çocuk son anda kaseyi yakaladı, yoksa bütün kısır heba olacaktı. Ama kaseyi yakalayamasaydı dersten biraz zor geçerdi, James'in bunu yapmasındaki amaç refleksleri kontrol etmekti. Yakalayan çocuğa bakıp baş parmağını havaya kaldırdı;

Aferin,binana 5 puan...Sınıfın kalanına döndü,hepsi sırasını almıştı.
Şimdi, neden sabahın köründe bahçe yerine Quidditch sahasındasınız açıklayayım. Çünkü... Maç yapacağız!!!

Sınıftakilerin yüzünde bir heyecan belirtisi aradı ve devam etti;

Herkes mevkiine göre diğer binaların öğrencileriyle kapışacak. Tekrar açıklıyorum, örneğin sen..evet evet sen! Örneğin sen bir kovalayıcı ol, şuradaki arkadaş da öyle olsun. Size ve dieğr kovalayıcılara quaffle'ı vereceğim, siz de kendinizi maçta gibi hissedip görevinizi yapacaksınız! Arayıcıların normalde toplam iki tane olması gerektiğinden ve öğrenci fazlalığından 2 tane snitch olacak, ya da üç şu an kaç tane arayıcı olduğunu bilmiyorum. Maalesef çemberlerden sadece 2 tane olduğundan kaleciler değişmeli olacak. Bludgerları kullanmıyoruz, heyecanın biraz azaldığının farkındayım ama tehlikeli olabilir. Kafası kırılan çocuklarla uğraşmak istemiyorum! Ha bu arada, uçarken birbirinizi düşürmeye çalışmayın süpürgenizi kırarım ona göre!

Başlamalarını bekler gibi durdu ve sınıfa baktı. Ama kimse hareket etmiyor, birşey yapmasını bekler gibi James'e bakıyordu. James o an unuttuğu şeyi hatırladı!

Doğru,takımları unutmuşum! Ben malzemeleri getirirken kısıra yumulun! Bu arada, o üstteki şey yenmiyor!!

Koşarak okula gitti. Bu esnada da Bludger,sitch ve quaffle'ın bulunduğu kutuyu nereye koyduğunu hatırlamaya çalışıyordu

---

Nefes nefese elinde kutuyla birlikte geri geldiğinde kısırın bitmiş olduğunu görünce hayal kırıklığına uğradı

Aaaa insan profesöre de bırakır be! Neyse ben bakarım bir çaresine, malzemeleri getirdim! Herkes süpürgelerine! Tabi nasıl uçurmak gerektiğini biliyorsanız! Bilmeyen birkaç kişiye gösteririm. Kaleciler yanıma gelsin, haniglerin şimdi çıkacağını söylyeceğim!

Kaleciler yanına gelip elindeki listeye meraklı meraklı bakarken diğer çocuklar teker teker havalandı, James birkaçının yanına gidip yardım etti. Ortak ders olunca arada bilmeyen birkaç 1.sınıf çıkabiliyordu tabii. Öğrencilerin hepsi havalanıp James'e tepeden baktığında gülümsedi. Kaleci olamadığına üzülen birkaç çocuk kös kös oturuyordu.

Güzeeel! Önce Quaffle'ı salıyoruuum!!
Quaffle'ı tutan kemeri çözdü. Quaffleın havalanmasıyla çekişme başladı. Onlar uzakta maçı başlatırken James gülümsedi. Tutucular heyecanla Snitch'i izliyordu. Hepsi de snitchler kurtulur kurtulmaz atlayacak gibi bakıyordu.

Tutucular hazırlanın!İlk snitch geliyor!
Sarı snitch'i serbest bıraktı. Snitch at sineği gibi bir ses çıkarıp göz açıp kapayıncaya kadar uçtu. Birkaç tutucu ardından gitti, birkaçı da şansını diğerlerinde denemek istiyor gibiydi.

2.Geliyooor!
Gümüş snitch vızıldayıp duruyordu. James onu da kemerden kurtardı. Diğer iki kovalayıcıdan biri ardından gitti. Havada blüm bölüm çekişmeler gözleniyordu. Son tutucuya bakıp gülümsedi

Hadi bakalım...
Bronz olanı da tek hamlede kurtarıp gidişini izledi. Havada bir maç havası hakimdi. Onlar gibi oynayabilmeyi çok isterdi ama kalbinin ne zaman tekleyeceği belli olmuyordu. Böyle bir adrenalini kaldıramayabilirdi. Sahanın kenarındaki çimlere yatıp olanları gözlemlemeye başladı. Gayet keyifli bir ders gibiydi. Malzemeleri almaya gittiği zaman yanına aldığı ateşviskisini yudumladı ve herhangi bir soruna karşı gözünü açık tuttu.

---

(Out:

*Aynı mevkiide olanlar anlaşıp ona göre bir rp yapsın, ben diğerlerinden muaf olmam diyenler de ucu açık rp yazsın,ondan bir sonra yazan kendi rpsinde onu da katsın!..

"Kimseden "snitchi yakaladı,Quaffleı çemberden geçirdi" gibi bir rp istemiyorum! Dersin sonunda ben yazarım kimin yakalayıp yakalamadığını,ucu açık rpler yazın!

*sakatlanmayı planlayanlar PMle bana haber versin ona göre ders bitiminde bir son hazırlayayım, yanlız sakatlanandan puan kırarım
ona göre!

*Ders online, anlaştığınız kişilerin ne yaptığını da kendi rplerinizde yazın ki kopukluk olmasın!

Kathleen sabah erkenden kurulmuş saat gibi kalkmıştı. Bu konuda babasına benzemediği büyük bir kesinlikti. Çünkü o yatakta keyif yapar, yuvarlanır ve yorganı üstünden atma vakti geldiğinde yanındaki şişeden su içer aklına tuvaleti olduğu gelirdi. Ancak öyle hızla yataktan fırlayabilirdi o. Kathleen ise gözlerini açtığı anda fırlardı. Bugün de öyle olmuştu işte.

Beklediği günlerden birisi daha gelmişti. Uçuş dersinde kısır yiyeceklerdi. Tam Kathleen'lik bir ders olacaktı. Birkaç gün önce Yancy'nin gittiği haberini almıştı, Bulgaristan'da okumasına devam edecekmişmiş. Gitmesinin tek iyi yanı onun yerine Kathleen'in geçmiş olmasıydı. James amca, Oliver ile haber yollamıştı Kathleen'e. İlk başta endişelenmişti ama o Jessica denen kıza iyi bir ders vermenin de harika olabileceğini düşündü.

Dersi sahada işleyeceklerine göre uçacaklardı. Bu yüzden Slytherin renklerindeki eşofmanını giydi ve yanına da yeni Ateşoku'nu aldı. Babasının zengin olmasından mutluydu. Ateşoku cidden harika bir şeydi çünkü!

Hızlı bir biçimde sahaya gitti. Somurtuyordu, Mr. Black'in orada olmadığına şükrediyordu çünkü somurtmak yasaktı Kathleen'e. Tabi Oliver'a da. Ancak sıkılmıştı Kath, bir an evvel derse başlamak istiyordu. Tam o sırada James Amca geldi sahaya.

"Gençlik, günaydın!"

Kathleen sırıtarak bir günaydın mırıldandı. Hayatında böyle harika bir profesör daha görmemişti. Ki zaten James Amca Kathleen ve Oliver'ın vaftiz babalarıydı. Babasının da can yoldaşı gibi bir şeydi. Tabi son zamanlarda Mr. Black'in James Amca'ya olan soğukluğunu fark etmemek mümkün değildi. Kath, neler olduğunu anlayamıyordu. Ama annesini de son günlerde hiç görmemişti. Belki de onunla ilgili bir şeyler olabilirdi.

Kathleen donmuş bir biçimde bunları düşünürken kendisine doğru bir kasenin gelmekte olduğunu fark etti. O ayılana kadar neredeyse kase düşecekti. Ama Mr. Strong onu arayıcı yaparak hata yapmamıştı. Çünkü Kathleen usta bir çabuklukla kaseyi kapıvermişti. Ama neredeyse düşecek olduğu hala bir kesinlikti.

Binasına beş puanın gittiğini şaşkınlıkla öğrenirken sevinçten havalara uçtu. Ancak bunu her zamanki gibi dışına vurmadı tabi. Sadece sırıtıp Jessica Malfoy'a bakmakla yetindi. Onu kendine rakip görmeye başlamıştı her nedense. Ama ortada bir sebep yoktu ki!

Kathleen Jessica'ya gıcık gıcık bakışlar fırlatırken kendisine bakmakta olan bir Hufflepufflıyı fark etti.

"Ne bakıyorsun be!?"

Kafasını profesöre çevirdiğinde o dersi neden burada işlediklerini çoktan anlatmıştı. Kathleen yanındaki kızdan sebebini öğrenince zaten bildiğini mırıldandı. Tam o sırada James Amca bir yere gitti ve herkes Kathleen'in elinceki kaseye saldırdı. Kathleen pöfleyerek kaseyi onlara verdi ve büyüyle genişletilmiş eşofman cebine saklamış olduğu küçük bir kasedeki kısırı çıkardı. Afiyetle onu yedikten sonra profesörleri tekrar aralarına döndü. Ona ayırmadıkları için ilk sitem etti. Ancak kendinde malzemelerin olduğunu söyleyince Kathleen onun kızmadığını anladı. Gerçi zaten vicdan azabı çekmeyecekti. Çünkü o kendi kasesinden yemişti.

Kaleciler profesörün yanına gidince kısa bir seçim kısmı oldu. Kathleen sıkılmış bir biçimde onlara baktı. Sonra Quaffle salındı. Çok heyecanlanmıştı Kathleen. İlk salınan snitch'te çıkmaya kararlıydı. Bu yüzden pozisyon almıştı. James Amca snitch'i saldığını belirtir belirtmez Kathleen hazırlandı ve snitch salınır salınmaz da süpürgesini yere vurdu. Uçuyordu, snitch'i gözden çıkarmamıştı ama onu unutmuştu bile. Uçmak harika bir şeydi. Ancak şimdi snitchle ilgilenmeliydi. Etrafını adeta tilki gibi taradı. rüzgardan Sarışın biraz uzakta salına salına uçuyordu. Kathleen hemen atağa geçti ve hızlı bir biçimde onun peşinden uçmaya başladı. Tabi Snitch de aynı hızla uçuyordu. Elini her ihtimale karşı Snitch'e uzatmıştı. Tutup tutamayacağından emin değildi ama hiç sürat kesmeden hızla tıpkı bir bludger gibi uçuyordu.

Dışarda soğuk ve puslu bir hava vardı. Gryffindor yatakhanesinin içi sımsıcaktı. Büyük pencereleri buğulanmıştı hatta yazı yazanlar bile olmuştu şimdiden. Baş harfler bir kalp ve içinden geçen bir ok...
Jess yatağında döndü ve gülümseyerek gözlerini açtı. Harika bir rüya görmüştü, dün akşam göl kenarında olanları..
İlk kez dönüşmüştü. Matt haber vermese ortak salona çıkana kadar anlamayacaktı bile. Kolunu yatağa dayayıp güç aldı ve aşağı taş döşemeye baktı. Puffy ile kaç gündür ilgilenememişti. Pişmanlık duyuyordu kendi problemleri yüzünden onu başıboş bıraktığı için. Gerçi artık küçük bir kedi sayılmazdı 3 aya oranla bayağı bir yol katetmişti.

Yataktan kalkmadan doğruldu ve bağdaş kurup oturdu. Önündeki pencereye birşeyler yazma isteği uyanmıştı. Sıcacık elini cama götürdü ve büyük bir J harfi çizdi. Yanına güzel bir kalp ve ...
Gerisini yazmalı mıydı bilmiyordu. Daha o cesareti kendinde bulamamıştı. Belki güven problemi vardı. Aceleyle camdaki çizimleri eliyle sildi. Gidip üstünü değiştirdi ve özlediği gibi aynaya baktı. İşte şimdi tamamdı! Güzel göründüğüne emin olmuştu.
Quidditch sahasına gitmek için aşağı indi. Tablodaki geçitten çıktığında Şişman Hanım keyifle :

Kendine bakmanı söylemiştim değil mi? Bak ne kadar da güzel görünüyorsun...

Jess ona gülümsedi ve içinde birden pişmanlık duygusu hissetti. Önceki günlerde kendisiyle ilgili yorumlarına kötü cevaplar vermişti.

Teşekkürler... Şey.. geçen gün söylediklerim için kusura bakma. Pek iyi değildim de...

Oow.. Hayır canım sorun değil.

dedi her zamanki gibi kıkırdayarak. Jess derse yetişmek için koşmaya başladı. Koridorlardan rüzgar gibi geçip gidiyordu, bir elinde de ateşokuyla.
Neyse ki Profesör Strong gelmeden biraz önce nefes nefese kalarak yetişmişti.

Gençlik, günaydın!

dedi kocaman bir gülümsemeyle öğrencilere bakarak. Elinde kocaman bir kase tutuyordu. Önündeki öğrenciye kaseyi aniden fırlattı. Neyse ki tutabilmişti.

Aferin,binana 5 puan...

dedi profesör. Jess ne olduğunu şaşırmıştı. Kaseyi tutan kızın ona baktığını ve pis pis sırıttığını gördü. Birkaç keredir Jess'le uğraşmaya çalıştığını düşünmüştü ve artık emindi. Umursamaz bir bakış attı ve profesörü dinlemeye koyuldu. Yerden bitme, kendini birşey sanan bir 1. sınıf öğrencisiyle uğraşacak vakti yoktu.

Şimdi, neden sabahın köründe bahçe yerine Quidditch sahasındasınız açıklayayım. Çünkü... Maç yapacağız!!!

dedi heyecanlı gözüküyordu. Jess neler olacağını merak ederek gülümsedi.

Herkes mevkiine göre diğer binaların öğrencileriyle kapışacak. Tekrar açıklıyorum, örneğin sen..evet evet sen! Örneğin sen bir kovalayıcı ol, şuradaki arkadaş da öyle olsun. Size ve dieğr kovalayıcılara quaffle'ı vereceğim, siz de kendinizi maçta gibi hissedip görevinizi yapacaksınız! Arayıcıların normalde toplam iki tane olması gerektiğinden ve öğrenci fazlalığından 2 tane snitch olacak, ya da üç şu an kaç tane arayıcı olduğunu bilmiyorum. Maalesef çemberlerden sadece 2 tane olduğundan kaleciler değişmeli olacak. Bludgerları kullanmıyoruz, heyecanın biraz azaldığının farkındayım ama tehlikeli olabilir. Kafası kırılan çocuklarla uğraşmak istemiyorum! Ha bu arada, uçarken birbirinizi düşürmeye çalışmayın süpürgenizi kırarım ona göre!

dedi ve Jess malzemeler nerde diye etrafına bakındı.

Doğru,takımları unutmuşum! Ben malzemeleri getirirken kısıra yumulun! Bu arada, o üstteki şey yenmiyor!!

dedi ve koşarak okula gitti. Bir süre sonra geldiğinde kısırdan eser kalmamıştı.

Aaaa insan profesöre de bırakır be! Neyse ben bakarım bir çaresine, malzemeleri getirdim! Herkes süpürgelerine! Tabi nasıl uçurmak gerektiğini biliyorsanız! Bilmeyen birkaç kişiye gösteririm. Kaleciler yanıma gelsin, haniglerin şimdi çıkacağını söylyeceğim!

Jess süpürgesini aldı ve beklemeye başladı. Profesörün kalecilerle işi bittikten sonra çimene koyduğu sandığı açtı ve Quaffle'ı bıraktı. Sıra arayıcılara gelmişti. İlk Snitch bırakılmaya hazırlanırken gözüne Kathleen ilişti. Çok hırslıydı ve o Snitch'i kapmak için herşeyi yapabilirdi. Jess ilk Snitch'i ne kadar almak istese de kendini durdurdu. James'in dersinde bir problem çıksın istemiyordu. Kathleen havalandıktan sonra profesör gümüş Snitch'i yerinden çıkardı ve :

2.Geliyooor!

Profesör James'e anlık bir gülümseme attı. Yakalayabileceğine inanıyordu. Snitch serbest bırakıldığı anda ayaklarını yere vurduğu gibi havalandı.
Rüzgar, Jess'in yeni yüzünü okşarken o etrafında deli gibi Snitch'i aranıyordu. Evet ! Kathleen'e yakın bir yerde şeytani bir parıltı görmüştü ve anında fırladı. Çok hızlı gidiyordu bir yandan da Snitch'i kaybetmemeye çalışıyordu. Yeterince yaklaşınca artık süpürgeyi sıkmaktan kaskatı olmuş ellerinden birini Snitch'e uzattı.

» Ortak 1. Ders
» Ortak 1. Ders((Offline))
» !. Ders Notlar? ve 2. Ders Hakk?nda Duyuru
» Ortak Salon
» Gryffindor Ortak Salonu